Bir kereden bir şey olmaz


Galatasaray Eskişehir'i 4-2 yendi; sanırsınız ki Galatasaray Avrupa Şampiyonu! Eğer Kazım'ın kıvraklığı, Baros'un iş bitiriciliği olmasaydı Eskişehir'in maçı 3-3'e getirmesi işten bile değildi. Çünkü Galatasaray'da teknik direktör sorunu devam ediyor. Her şey iyi giderken, takım 3-0 öndeyken Kazım'ı ve Neill'i kenara almanın bana biri mantığını açıklasın! Diyebilirsiniz ki Hagi gollerin geleceğini gördü önlem almaya çalıştı. E nasıl önlem almak bu! Kazım ve Neill kenara alındı maç 3-2 oldu. Galatasaray'ın eli ayağına dolandı. Az daha maç elden gidiyordu. Galatasaray'ın bu galibiyeti kimseyi sevindirmesin çünkü geçici. Kalp uzun soluklu olsun diyor ama geçici... Kaybedilen Gaziantep maçına göre Eskişehir maçının kadrosunda Serkan dışında bir değişiklik yoktu. Daha doğrusu kart cezalısı Ayhan yoktu. Sabri orta sahaya çekilmişti... Sabri (bir daha böyle bir enerji bulabilir mi bilemem) deli ceylan gibi bir oraya bir buraya koştu, Eskişehir'i altmış dakika dağıttı. Hagi'nin maçtan sonra "ben de inanamadım" demesi Eskişehir maçının kaza eseri kazanıldığının göstergesi. Aynı zamanda Hagi'nin Galatasaray'a iki numara dar gelen bir teknik direktör olduğunun... Acilen iskeleti sağlam oluşan bu takıma doğru dürüst bir teknik direktör bulmak lazım. Aksi durumda dördüncülük bile hayal... Adnan Polat ve ekibi "Bir maç kazandık tüm yönetim sorunlarımız çözüldü" diye düşünmesinler. Yönetim sorunları sistemik ve böyle bir maç kazanmayla çözülmez. Sistemik sorunlar sistemlere neşter atarak çözülür. Lütfen bir an önce atsınlar... Stancu'nun transferinde yüksek ücret ödendiği sorununa gelince! Mersin İ.Y. sanırım kendini darı ambarında görüyor. Eğer Stancu gibi bir futbolcuyu 300 bin Euro'ya almak mümkünse lütfen bizim mahallenin çocuklarıyla oynaması için de bir Stancu göndersinler, biz 20 yıl taksitle, mahallece birleşir öderiz! AGB'yi üç ay bana verin Rekabet Kurulu'nun uyarıları gereği sonunda reklamveren, reklam ajansları ile medya tarafı anlaştı ve TİAK A.Ş kuruldu. TİAK A.Ş'nin koltuğuna da Genel Müdür Dursun Güleryüz geçmeye hazırlanıyor. Bunlar olumlu gelişmeler ancak TİAK A.Ş'nin önünde büyük bir sorun var. TİAK zamanında yapılan ölçüm ihalesi ve bu ihaleyi kazanan TNS... Sorular şunlar: AGB'den memnunsak niye daha önce ihalede AGB'yi seçmedik? AGB'deki örnekleme ve ölçümleme sorunları devam ediyor mu? AGB ile devam ederseniz TNS'ye ne diyeceksiniz? Buradan hukuki bir sonuç çıkar mı? Gerçekte AGB Türkiye'nin TV ölçüm sorununa çözüm getirecek şirket mi? AGB'yi üç ay bana ve üniversitedeki ekibime verin. Size bu soruların yanıtlarını kanıtlarıyla sunayım... AGB'yi denetleyebilmek için ne yazık ki sadece istatistik ve yöntem bilim bilgisi yetmez. Medya araştırması bilgisi ve TV ölçümü mantığını anlama deneyimi gerekir. Ölçümlerden emin olmak istemiyor muyuz? Çekirgelik Askerin kağıttan kaplan olduğunu söyleyen Süheyl Hoca 367 tartışmaları döneminde kaç kez Genelkurmay'ı ziyaret etmiş olabilir? O zaman kağıttan kaplan olmayan asker, siyasete girilince mi kağıttan kaplanlaştı?
<< Önceki Haber Bir kereden bir şey olmaz Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER