Başsavcı Engin'e BÜYÜK TEPKİ

Balyoz soruşturmasını yürüten özel yetkili cumhuriyet savcılarının yetkilerine yönelik olağan dışı müdahale tartışma doğurdu.

Başsavcı Engin'e BÜYÜK TEPKİ

Emniyet ve Merkez Komutanlığı'na bir yazı gönderen İstanbul Başsavcısı Aykut Cengiz Engin, kanunun savcılara verdiği yetkiyi kısıtlama girişiminde bulundu. Engin, kolluk kuvvetlerinden, Balyoz darbe planı soruşturmasını yürüten savcıların "davetiye gönderme, arama, gözaltı ve yakalama" talimatlarının başsavcı vekillerinin izni olmadan uygulanmamasını istiyor. Engin'in bu talimatı, Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) savcılara verdiği görev ve yetkileri kısıtlama anlamına geliyor. Zira CMK, "Cumhuriyet savcısı, doğrudan doğruya veya emrindeki adlî kolluk görevlileri aracılığı ile her türlü araştırmayı yapabilir." diyor. Kanun, savcıların herhangi bir şekilde idarî amirinden izin alması şartı getirmiyor. Yargı, "sav, savunma ve hüküm" şeklinde üç ayaktan oluşuyor. Sav yani iddia makamı olan savcılık, bu yargı sisteminin ilk ayağı. Ceza Muhakemesi Kanunu, yargılama sürecinin ilk ayağı olan cumhuriyet savcılarının "görev ve yetkilerini" ayrıntılı olarak düzenliyor. CMK'nın 160'ıncı maddesi suç işlendiğinde savcının ne yapması gerektiğini açık net bir şekilde ortaya koyuyor. "Bir Suçun İşlendiğini Öğrenen Cumhuriyet Savcısının Görevi" başlıklı 160'ıncı maddesinde cumhuriyet savcısının, ihbar veya başka bir suretle bir suçun işlendiği izlenimini veren bir hâli öğrenir öğrenmez kamu davasını açmaya yer olup olmadığına karar vermek üzere hemen işin gerçeğini araştırmaya başlayacağı belirtiliyor. Bu maddenin ikinci fıkrasında ise, "Cumhuriyet savcısı, maddî gerçeğin araştırılması ve adil bir yargılamanın yapılabilmesi için, emrindeki adlî kolluk görevlileri marifetiyle, şüphelinin lehine ve aleyhine olan delilleri toplayarak muhafaza altına almakla ve şüphelinin haklarını korumakla yükümlüdür." deniliyor. Savcıların, bu maddedeki görevlerini yerine getirmeleri ve amaçlarına ulaşabilmeleri için 161'inci maddedeki yetkilerin verildiği görülüyor. CMK'nın "Cumhuriyet Savcısının Görev ve Yetkileri" başlıklı 161'inci maddesinin birinci fıkrasında "Cumhuriyet savcısı, doğrudan doğruya veya emrindeki adlî kolluk görevlileri aracılığı ile her türlü araştırmayı yapabilir." diyor. Bu fıkraya göre başka illerdeki savcılardan da yardım isteyebilir. Aynı maddenin ikinci fıkrası ise kolluk görevlilerinin konumunu belirliyor: "Adlî kolluk görevlileri, el koydukları olayları, yakalanan kişiler ile uygulanan tedbirleri emrinde çalıştıkları cumhuriyet savcısına derhâl bildirmek ve bu cumhuriyet savcısının adliyeye ilişkin bütün emirlerini gecikmeksizin yerine getirmekle yükümlüdür." Bu fıkradan çıkarılacak hüküm net: Polis ve jandarma, soruşturma savcısının emrinde çalışır. 161'inci maddenin üçüncü fıkrasında, "Cumhuriyet savcısı, adlî kolluk görevlilerine emirleri yazılı; acele hâllerde, sözlü olarak verir. Sözlü emir, en kısa sürede yazılı olarak da bildirilir." düzenlemesi yer alıyor. Bu maddeye göre savcı, acele hallerde (bir şüphelinin kaçmak üzere olduğu ihbarı geldi örneğin) sözlü emirle işlem yaptırabiliyor. "Görev ve yetkiler" başlıklı aynı maddenin 4'üncü fıkrasında, diğer kamu görevlilerinin talep ettiği her bilgiyi vakit geçirmeksizin cumhuriyet savcısına temin etmekle yükümlü olduğunu düzenliyor. Kanundaki düzenlemeden de görüldüğü üzere, cumhuriyet savcısı bir suç iddiasına ilişkin yaptığı soruşturmada yetkili tek isim. Gerçeği ortaya çıkarmak için kanun çerçevesinde her türlü delili emrindeki kolluk kuvveti aracılığıyla toplama görev ve yetkisi var. Savcı, ifade için davetiye gönderme, şüpheliyi gözaltına aldırma, mahkeme kararıyla arama yapma yetkisine sahip. Tanık ifadesi alabilir. Bu işlemler, yürütülen soruşturmanın ana işlemleri çünkü. Başsavcı ve başsavcı vekilleri ise idari amir olarak bulunuyor. Soruşturmalardaki savcı görevlendirmesini yapıyor. Ayrıca savcının hazırladığı iddianameyi inceleyerek son merci olarak imzalayıp mahkemeye gönderiyor. Bunun dışında savcının soruşturması kapsamına yaptığı işlemlerde onay verme makamı değil. Beraber çalışma yapıldığı için "koordine" amacıyla bilgi isteyebilir ama savcının her işlemini başsavcı onayından geçirme yükümlülüğü yok yasaya göre. Savcılar, terör, çete ve uyuşturucu operasyonları yapıyor. Günde yüzlerce işleme imza atıyor. Bu kapsamda her işlem için başsavcı vekili onayı istemesi de soruşturmanın ruhuna aykırı. Balyoz darbe planı soruşturmasında önce başka bir soruşturmada bu tür bir uygulama olmaması da Başsavcı Engin'in talimatını şaibeli hale getiriyor. Savcıları denetime tabi tutamaz GÜLTEKİN AVCI (Eski Cumhuriyet Savcısı): Başsavcı'nın bu talimatı öncelikle Anayasa'nın 138. maddesine aykırıdır. Başsavcılık, savcıların yaptığı işlemleri kendisi yapabilir ancak denetime tabi tutamaz. Talimat, cumhuriyet savcılarının elini kolunu bağlayan bir işlemdir ve doğrudan soruşturmaya müdahaledir. Başsavcı ya soruşturmayı alıp baştan sona kendisi yürütmeli; ya da savcılara bu şekilde engel çıkarmamalıdır. Talimat savcıların çalışma sistematiğine de mevzuata da aykırıdır. Balyoz soruşturmasında muvazzaf askerlerin de bulunması Başsavcı'yı böyle bir hassasiyete yöneltmiş olabilir. Özel talimat verilmesi hukukî değil REŞAT PETEK (Emekli Başsavcı): Hukuken problemli bir talimattır. Birinci mahzur; arama, yakalama ve gözaltı gibi kararlar cumhuriyet savcısının talebi ve hakim kararıyla çıkarılır. Bu durumda başsavcı bir hakim kararını kolluğa denetletmiş oluyor. Hakim kararı ise herhangi bir kurum tarafından denetlenemez. Savcının emrinde çalışan kolluğun, amiri olan cumhuriyet savcısını denetlemesi de düşünülemez. Başsavcı, bu talimatı "Balyoz Darbe Planı Soruşturması"na özel vermiş. Tek bir soruşturmaya özel talimat verilmesi hukuki değildir. Başsavcı yetkisini açıkça aşmıştır SACİT KAYASU (Eski Cumhuriyet Savcısı): Bu talimatta Başsavcı açıkça yetkisini aşmıştır. Başsavcı idari amirdir ve soruşturmalar hakkında bilgi alabilir ancak soruşturmayı yönlendiremez. Soruşturmayı yürüten savcının imzasını yeterli görmemek ve onaya tabi tutmak da ne demek! Savcı katip yerine mi konulacak şimdi? Başsavcı bir iç yazışma ile soruşturmanın hassasiyetini ifade edip, kendisine de bilgi verilmesini isteyebilirdi. Kolluk görevlilerine böyle bir talimat yazılması hukuksuzdur, yetki aşımıdır. Başsavcı, cumhuriyet savcısının işlemlerini denetleyemez. ZAMAN
<< Önceki Haber Başsavcı Engin'e BÜYÜK TEPKİ Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER