AK Parti ilk adımı haftaya atıyor

Siyasetin gündemine yine anayasa değişikliği oturdu. Kapsamlı bir değişiklik umudunu yitiren iktidar partisi bu sefer "mini paket" için mesai harcıyor.

AK Parti ilk adımı haftaya atıyor

Çapı küçük olsa da şimdiden gürültüsü kopmaya başlayan değişiklikler beklendiği gibi yargı reformu odaklı. Hazırlığını bitiren AK Parti, ilk adımı gelecek hafta atacak. AK Parti, umutsuz olsa da diyalog için muhalefetin kapısını bir kez daha zorlayacak. Her şart altında Meclis'e sunulacak yargı reformunun akıbeti de belli gibi. İktidar partisi, 330'un üzerinde bir oy oranını sağlayarak yargı reformunu halka onaylatmayı deneyecek. Büyük bir aksilik yaşanmazsa en geç haziran ayında referandum sandığı halkın önüne gelecek. AK Parti Grup Başkan Vekili Suat Kılıç, AB'nin de ısrarla istediği yargı reformunu Türkiye'nin ihtiyaçlarına paralel olarak yapacaklarını belirtiyor. Kılıç'ın aktarımlarına göre değişikliğin ana teması hukuk, demokrasi ve özgürlük ihtiyacının karşılanması olacak. Kılıç, "TBMM aritmetiği anayasa değişikliği için yeterli imkânı sunmazsa halk oyuna gitmekten hiçbir çekincemiz olmaz. Grubumuza da, halkımıza da güveniyoruz." diyor. AK Parti yönetiminin elinde birden fazla paket olduğu biliniyor. Zaten hazırlıklı olan iktidar kanadı, şimdi son rötuşları yapıyor. AK Parti'nin hazırlığı önce iç istişare sürecinden geçecek. Cuma günü yapılacak olan Merkez Karar Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısında tartışmaya açılacak. Sonrasında toplanacak Merkez Yürütme Kurulu'nda (MYK) ise son şekli verilecek. Gelecek hafta ise iktidar ile muhalefet arasında anayasa trafiği yaşanacak. AK Parti, öncelikle Meclis'te grubu bulunan CHP, MHP ve BDP'den randevu isteyecek. Siyasi jargonda "nafile turlar" olarak adlandırılan bu görüşmelerden sonuç alınması beklenmiyor. AK Parti, görüşme trafiğini 3 partiyle sınırlı tutmayacak. DSP ve bağımsızlarla da görüşülerek destek istenecek. Mevcut tabloda yapılacak oylamada Anayasa'yı değiştirecek 367 rakamına ulaşılma ihtimali görülmüyor. AK Parti'nin buradaki hedefi 330 ila 367 arasında bir rakama ulaşabilmek. Böylece yargı reformunda son sözü, yapılacak referandum ile halk söyleyecek. Pollmark'ın yaptığı son araştırmada referandumda yüzde 65'ler civarında "evet" oyu çıkacağı belirlendi. Pakette neler olacak? AK Parti'nin anayasa değişikliği paketinin içeriği de neredeyse kesinleşti. İşte iktidar partisinin çekmecesinde bulunan referandum paketinin taslağı: Partilere kapatma davası açılması da, kapatılması da zorlaşıyor. Venedik Kriterleri esas alınacak. Parti kapatılmasına Meclis karar verecek. HSYK'nın üye sayısı 17'ye çıkıyor. Meclis de üye seçebilecek. HSYK kararlarına yargı yolu açılacak. Askerlerin sivil mahkemelerde yargılanması Anayasa'ya girecek. Ombudsmanlık sistemi hayata geçirilecek. Kamuyu "akil adamlar" denetleyecek. Kadınlara pozitif ayrımcılık gelecek, çocuk hakları genişleyecek. Memurlara da işçiler gibi grev-toplu sözleşme hakkı tanınacak. Vergi borcu olan işadamının yurtdışı yasağı esneyecek. Yerel seçim tarihi sonbahara kaydırılacak. AB, Türkiye'den yargı reformu bekliyor Yargı reformu, 2004'te AB'den müzakere tarihi alan Türki-ye'nin en önemli taahhütleri arasında bulunuyor. Avrupa Birliği ilerleme raporlarında yargının içinde bulunduğu durum ciddi bir sorun olarak göze çarpıyor. AB'nin son on yılda yazılan ilerleme raporlarında da benzer kaygılar dile getiriliyor. 2002 yılı ilerleme raporunda, açıklık, şeffaflık ve hukuki kesinlik açısından eksiklikler bulunduğu dile getiriliyor. 2007 yılı ilerleme raporunda, yargının bağımsızlığı ve tarafsızlığı konusundaki kaygıların sürdüğü belirtiliyor. 367 kararının, Anayasa Mahkemesi'nin tarafsız olmadığına dair iddialara yol açtığı vurgulanıyor. 2009 İlerleme Raporu'nda, "Şemdinli davası devam etmektedir. Davanın bugüne kadarki ele alınış biçimi ve daha önce davadan sorumlu olan sivil savcının görevden alınması, Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'nun bağımsızlığı konusunda şüphe doğurmuştur." ifadelerine yer veriliyor. Zaman zaman gündeme ilişkin olayları değerlendiren Avrupalı parlamenterler de yargıda değişikliğe ihtiyaç duyulduğunun altını çiziyor. Avrupa Parlamentosu Türkiye raportörü Oomen-Ruijten, 22 Şubat 2010'da Zaman Gazetesi'ne verdiği röportajda "Kapsamlı yargı reformu şart." demişti.
<< Önceki Haber AK Parti ilk adımı haftaya atıyor Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER