Türkiye nasıl dünyanın uyuşturucu merkezi oldu -1

Nurullah Kaya

Nurullah Kaya

05 Kas 2022 12:02
  • Hollywood filmlerinde izlemeye alışık olduğumuz bazı heyecanlı sahneler vardır. Ellerinde uzun namlulu silahlar olan adamlar, çantalar dolusu paralar, tonlarca uyuşturucu madde veya kamyonlar dolusu silah ve patlayıcı mühimmat… Kolombiya, Meksika, Rusya, Afrika ve Ortadoğu ülkelerinde yaşanan uyuşturucu ve silah ticaretlerinin anlatıldığı binlerce filmde geçen bu sahnelerin arka plandaki gerçekliği çok daha büyük boyutlardadır. Dünyada uyuşturucunun ve milyarlarca dolar kara paranın su gibi aktığı ülkelerdeki bu gerçeklik beyaz perdenin her zaman ilgi çeken konuları arasındadır. Filmlerde gördüğümüz bu sahnelerin yansımaları artık Türkiye’de yaşanmaya başladı. Dünyadaki kara para trafiğinin en fazla olduğu ülkeler sıralamasında ne yazık ki Türkiye artık zirve ülkelerden biri. Uluslararası Mali Eylem Görev Gücü, Türkiye'yi 'kara para aklama' ve 'terörizmin finansmanı' ile mücadele konusunda 'gri liste'ye aldıklarını duyurdu. Türkiye’de hem ticareti hem de kullanımı hızla artan uyuşturucu madde yüzünden insanlar cinnet geçirip aile fertlerini vahşice öldürmeye başladı. Uyuşturucu kullanım yaşı 9’a kadar düştü. En son ana muhalefet lideri Kemal Kılıçdaroğlu hızla büyüyen uyuşturucu işinin içinde devlet kurumlarının da olduğunu söyleyerek büyük bir tartışma başlattı. Hem yurtdışındaki araştırmalara hem de Türkiye’deki verilere göre Türkiye’nin içine girdiği bu bataklığın nedenlerini uzun bir araştırma yaparak özetlemeye çalıştım. Özetledim diyorum çünkü konuyla ilgili bir kitap yazılabilecek kadar çok fazla olay ve kişiler var. 

    1-Türkiye nasıl kara para aklama cenneti oldu

    Yasa dışı yolla elde edilen kirli paranın rahat harcanabilmesi için temiz paraya çevrilmesi gerekiyor. Şimdilerde Türkiye bunun içinde biçilmiş kaftan konumunda. Çünkü AKP Hükümeti’nin çıkarttığı yasalarla Türkiye kara para cenneti haline gelmiş durumda. İktidar, kaynak oluşturmak için ‘acil' varlık affı çıkardı. Yeni yasalara ve aflara göre ülkeye giren yabancı paranın kaynağı sorulmuyor. Bu da yasadışı yollarla elde edilmiş paranın aklanması için en güzel ülke anlamına geliyor. Artık dünyada kara paranın aklandığı en önemli ülkelerin başında Türkiye geliyor. Malum kara paranın en fazla olduğu alanların başında uyuşturucu ve silah kaçakcılığı, yer altı kaynakları, sanat ve tarihi eser ticareti, vakıflar üzerinden bağışlar, maden işletmeciliği, spor kulüpleri, bankalar, borsa, gazinolar, kumarhaneler, paravan şirketler, kadın ticareti, döviz büroları, lüks ve pahalı eşyalar… Tüm bu saydıklarımda çok büyük rakamlarda para trafiği var. Denetlenmesi ve takibi çok zor. Suistimale açık birçok yönü var… En azından başlayalım. Türkiye’de borsa üzerinde yapılan manipülasyonların haddi hesabı yok. Balon şirketlerin değerlerinde hızlı hareketler oluyor. Rakamlar bir gecede iniyor ve çıkıyor… Aynı şekilde dünyada gelişmiş ülkelerde döviz bürosu bulmanız çok zordur. Türkiye’de ise bakkal dükkanından çoktur. Buralara giren çıkan paranın kontrol edilememesi ve dövizde yapılan manipülasyonlar alım satımı artırıyor. Bu da kara paranın girip temizlenmesi için en güzel yerlerden biri oluyor. Usulsüz ihale alan mütahitlerin kurduğu paravan şirketler ise paranın aklandığı en güzel yerlerden bir diğeri… Gelelim şimdi büyük kalemlere. 

    2-Türkiye’ye uyuşturucu nereden ve nasıl geliyor 

    Eskiden uyuşturucu maddeler için daha çok transit ülke konumunda olan Türkiye artık hem satıcı hem de kullanıcı konumunda. Birleşmiş Milletler'in (BM) hazırladığı detaylı raporlarda, dünyada en fazla uyuşturucu ele geçirilen ülkelerin ilk sırasında İran, ikinci sırasında Türkiye yer alıyor. Rapora göre Türkiye kokain konusunda birinciliği kimseye kaptırmamış.  Ayrıca Türkiye’de 2021 yılında ele geçirilen kokain miktarı bir önceki yıla göre yüzde 44,9 artış göstermiş durumda. Türkiye'de uyuşturucu satışı ve kullanımı nedeniyle hapis cezası alanların sayısı 15 Temmuz 2016'da 35 bin iken, şu anda bu sayı 115 binin üzerine çıkmış durumda. Mayıs 2021'de Orta Amerika ülkesi Panama’da, varış noktası Mersin Limanı olan bir konteynerde muz kutuları içine saklanmış 616 paket kokain ele geçirilmişti. Ayrıca Mersin'de 5 Temmuz 2021'de de Ekvador’dan Mersin Limanı’na getirilen muz yüklü konteynerlerde yapılan aramada 463 kilo daha kokain el geçirilmişti. 16 Haziran'da Mersin Limanı'nda yakalanan Ekvador’dan gelen gemide de muz kolilerinin içinde 1 ton 300 kilogram kokain ele geçirilmişti. Bu rakam, Türkiye’de bu zamana kadar yakalanan en yüksek uyuşturucu miktarı olmuştu. Bunlar ya mafyanın iç hesaplaşması sonucu ihbarla yakalanan mallar ya da yem diye tabir edilen daha büyük sevkiyatlar öncesi atılan zarflar. 


    Türkiye’ye iki hattan uyuşturucu geliyor; ilki Afganistan-İran güzergahından diğeri okyanus ötesindeki ülkelerden. Afganistan’da üretilen kenevir reçinesi önce İran’a buradan da Pakistan ve Türkiye’ye gidiyor. Afganistan, yasadışı afyon üretiminde lider konumunda. 2021 yılında 6 bin 800 ton potansiyel üretim miktarıyla yasadışı afyonun en fazla üretildiği ülke. 2021 yılında toplam yasadışı afyon ekim alanı yüzde 21 azalmasına rağmen, afyon üretimi bir önceki yıla göre yüzde 8 artmış bulunuyor. Taliban kontrolündeki Afganistan’daki uyuşturucu karayoluyla Türkiye’ye giriş yapıyor. Afgan göçmenleri aracı olarak kullanan uyuşturucu tacirleri daha çok Van sınırını kullanıyor. 


    Venezuella, Kolombiya, Ekvador, Bolivya gibi okyanus ötesi ülkelerden Türkiye’ye gelen uyuşturucu ise daha çok Ambarlı ve Mersin Limanı’ndan giriş yapıyor. Muz ithalatı ve ihracatının yoğun olduğu bu limandan yine muz ticareti yapan ülkelerin gemilerinin daha çok tercih edilmesi ise ilginç olan bir başka konu. 

    3-Uyuşturucudan kazanılan para AKP’lilerin aklını başından aldı 

    Uyuşturucudan elde edilen paranın çok büyük miktarlarda olması ve kısa sürede elde edilmesi birçok AKP’linin iştahını kabarttı. Başta AKP’li eski Başbakan Binali Yıldırım’ın oğlundan birçok AKP’li il yöneticisine kadar önemli pozisyonundaki partilinin doğrudan uyuşturucu ticaretine girdiğiyle ilgili haberler ortaya çıktı. Üstelik İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun, hayatını kaybeden AKP’li Burhan Kuzu’nun ve birçok AKP’li üst düzey ismin uyuşturucu tacirleriyle ortaya çıkan ilişkileri gündemdei tazeliğini koruyor. Geçtiğimiz aylarda öldürülen Kıbrıslı Halil Falyalı uyuşturucu trafiğinin önemli isimlerindendi. Erkam Yıldırım ile sıkı bir dostluğu vardı Falyalı'nın. Yıldırım, Kıbrıs’a gidince soluğu Falyalı’nın otellerinde alırdı. Gemi işletmeciliği yapan Yıldırım’ın, kokainin Türkiye'ye geliş-gidiş organizasyonlarında etkin rol oynadığı iddia ediliyor.  Bir başka suç örgütü lideri olan Sedat Peker, Süleyman Soylu başta olmak üzere Binali Yıldırım’ın oğlu Erkam Yıldırım’ın yurtdışından gelen uyuşturucuyu kontrol eden isimlerin başında geldiğini iddia etmişti.


    Bir başka tüyleri ürperten iddia ise yakalanan tonlarca uyuşturucu maddenin akıbeti hakkında. İddialara göre ele geçirilen tonlarca uyuşturucunun ciddi bir kısmının imha edilmeden kirli polisler vasıtasıyla tekrar piyasaya sürülüyor olması. CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun da devlet görevlilerini suçlayan ifadelerinin arkasındaki sebeplerden birisinin de bu olma ihtimali var. 


    Uyuşturucu ticareti yapan birçok AKP’li ayrıca uyuşturucuyu da kullanıyor. İşte bunlardan bazı örnekler. Lüks araçta kokain kullandığına ilişkin görüntüler ortaya çıkan AKP'li Kürşat Ayvatoğlu, ifadesinde "Kokain değil, şaka amaçlı pudra şekeri çektik" demişti. Uyuşturucu kullanırken görüntüleri ortaya çıkan AKP Yozgat Merkez İlçe Başkanı Kürşat Kılıç, görevinden affını istemişti. Şırnak Beytüşşebap AKP İlçe Başkanı Hulusi Adıyaman’ın arabasından 3 kilo uyuşturucu madde çıkmıştı. AKP İzmir İl Yönetim Kurulu üyesi Cenk Özen evi ve işyerinde yapılan arama sonrası uyuşturucu satıcılığından tutuklanmıştı. Ak Parti Eskil Belediye Meclis Üyesi Abdullah Gözen'e ait olan arazide mısır koçanları arasına gizlenmiş 483 kök kenevir bitkisi ve 10 kilo 300 gram kubar esrar ele geçirilmişti. Bir başka AKP’li İlçe Başkanı Ahmet Kulaz, Adana’da polis tarafından yapılan uyuşturucu operasyonunda tutuklanmıştı… İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin üstüne atılmak istenen ama daha sonra AKP’ye yakınlığıyla bilinen Albayrak Grubu'na ait cenaze aracından 144 kilo esrar yakalanmıştı… 

    4-AKP’li holding patronları ve iş adamları da uyuşturucu işine girdi

    Sadece AKP’li siyasiler değil hükümete yakın holding patronları ve iş adamları da uyuşturucu işine girdi. AKP’nin inşaat rantından kısa sürede zengin olan iş adamları hayallerini kuramayacağı paraları elde etti. Ancak bazı iş adamları daha büyük servetler edinmek istiyorlardı. AKP’ye maddi ve manevi destek veren bu iş adamları uyuşturucu ticareti yaparak servetlerine servet kattılar... Örneğin evinde 7,2 kilogram kokain ve çok sayıda uyuşturucu madde ele geçirilen Metro Şirketler Grubu'nun sahibi Galip Öztürk. Sıkı bir AKP hayranı olan Galip Öztürk’ü koruyan kişilerden başında Samsun Adalet Komisyonu Başkanı Hakim Kemal Alver olduğu ortaya çıkmıştı. Ayrıca Samsun Çarşamba Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı ile AKP Kurucu İlçe Başkanı Ahmet Yılmaz, Öztürk ile Gürcistan’da görüşüp bu uyuşturucu kaçakçısına plaket dahi vermişlerdi…


    Kolombiya’dan Türkiye’ye kozmetik ürün adı altında gönderilen 111 kilogram kokainin alıcısı olarak görülen L’actone Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ali Osman Akat’ın AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile ilişkisi ortaya çıkmıştı. 46 ülkeye ihracat yapan Ali Osman Akat’a ait L’actone şirketinin 200 bin TL olan sermayesi, 2017-2020 yılları arasında 60 kat artırarak 12 milyon TL’ye çıktığı gazetelere yansımıştı… 


    Brezilya’da 1,3 ton uyuşturucunun yakalandığı özel jetin sahibi ACM Holding patronu Şeyhmus Özkan çıkmıştı. Akat gibi tutuklanan Özkan’nın da İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve Ethem Sancak ile bağlantıları olduğu kamuoyuna yansımıştı… 

    05 Kas 2022 12:02
    YAZARIN SON YAZILARI