GerçekGündem'den Furkan Karabay'In haberine göre, Türkiye’de mafya-siyaset-uyuşturucu üçgeni, son dönemde yapılan açıklamalar ve operasyonlarla ortaya çıktı. Bununla birlikte operasyonlarda yaşananlar ve çeşitli iddialar, siyasilerle kimi kamu görevlileri üzerine soru işareti bıraktı.

30 Haziran 2020 tarihinde, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Cumhuriyet tarihinin en büyük operasyonlarından "Bataklık"ın başlatıldığını duyurdu. Operasyonda, uyuşturucu baronları Nejat Daş ve Çetin Gören’in de bulunduğu 74 kişi gözaltına alındı. Ancak bir yıl boyunca iddianame hazırlanmadı.


Hakkında yakalama kararı bulunan Sedat Peker’in, Bataklık operasyonunda 4 gün tutuklu kaldıktan sonra serbest bırakılan Yeniköy Motors'un sahibi Nevzat Kaya hakkında “Soylu ve oğluyla görüşüyordu, tahsisli plakası vardı, 5 milyon dolar karşılığında dosyadan çıkarıldı” sözlerinin ardından Bataklık iddianamesi düzenlendi. İddianamede, uyuşturucu ağında bulunan devlet görevlilerinden, emniyet ve yargı mensuplarına kadar birçok ilişki ağından bahsedildi.

Aradan aylar geçti, Bataklık operasyonuyla tutuklanan uyuşturucu baronları Nejat Daş ve Çetin Gören'in de bulunduğu 8 kişi tahliye edildi. Bununla birlikte Bataklık operasyonunda tutuklu sanık kalmadı.

OPERASYONUN BEYNİ

İktidar medyasında, “Bataklık operasyonun beyni” olarak adlandırılan isim ise dönemin Ankara İstihbarat Şube Müdürü Ömer Faruk Ataş’tı. Ataş’ın, Bataklık kapsamındaki istihbari bilgileri doğrultusunda operasyonun başlatıldığı ifade ediliyordu.

Ankara’da görev yapan Ataş, operasyonun ardından ise eski Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak’a yakınlığıyla bilinen ve Soylu ile tartışan İstanbul Emniyet Müdürü Mustafa Çalışkan’ın yerine Zafer Aktaş’ın gelmesiyle İstihbarattan Sorumlu Emniyet Müdür Yardımcılığı getirildi.

Soylu ile oğlunun adının karıştığı Bataklık operasyonun ardından, İstanbul’a gelen Aktaş’ın adı bir kez daha İçişleri Bakanı hakkındaki iddialar da geçti.


Hakkında yakalama kararı bulunan Sedat Peker, kara para aklama soruşturması geçiren SBK Holding’in sahibi Sezgin Baran Korkmaz’ın yurt dışına kaçmasında Soylu ve Aktaş’ın etkili olduğunu iddia etti.

Korkmaz hakkında, “Kara para aklama” suçlamasıyla dava açılmış, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 30 Eylül 2020’de SBK’nın da aralarında olduğu 14 kişi hakkında, malvarlıklarına el konulmasını talep etmişti. Ancak yine aynı başsavcılığın talebiyle tedbir kararı kaldırılmış ve Korkmaz yurt dışına kaçmıştı. Başsavcılığı’nın başında ise şimdi Anayasa Mahkemesi (AYM) Üyesi İrfan Fidan ve vekilliğini yapan şu anki Adalet Bakan Yardımcısı Hasan Yılmaz vardı.

Sedat Peker ise Korkmaz’ın, 4 Aralık'ta İçişleri Bakanlığı'na gittiğini, Soylu’nun “Hakkında tahkikat yapıldı, yurt dışına çık” dediğini ileri sürmüştü. Tam da bu noktada Soylu ile oğlunun adının karıştığı Bataklık operasyonun “beyni” olduğu söylenen ve Korkmaz’ın yurt dışına kaçtığı sırada İstanbul’da görevlendirilen Aktaş’tan bahsetmişti. Peker, “Eski il emniyet müdürü Mustafa Çalışkan Bey, Ömer Faruk Ataş’ı il dışına yollamıştı. Mustafa Bey İstanbul’dan tayin olunca Ömer Faruk Ataş’ı hemen neden İstanbul’a geri getirdin? Sezgin Baran Korkmaz’ın yurtdışına çıkışında Ömer Faruk Ataş’ın çok ilgisi var” demişti.


Soylu ve Ataş’ın adının geçtiği iki büyük olay vardı. Biri, Soylu ve oğlunun adının geçtiği ve üzerinin kapatıldığı iddiasının bulunduğu Bataklık operasyonu diğeri ise milyonlarca doları akladığı tespit edilen Sezgin Baran Korkmaz’ın yurt dışına kaçışıydı.

Şimdilerde Soylu’nun “Telefonuma gelen mesajla” başladığı dediği Bataklık operasyonunda uyuşturucu baronları dahil tutuklu kalmadı.

Yine Soylu ve Ataş adının geçtiği yurt dışına kaçışında rolü olduğu iddia edilen Sezgin Baran Korkmaz ise Türkiye’de değil de ABD’de yargılanıyor. Korkmaz, yurt dışına kaçışının ardından para kaynağı Mega Varlık, Biofarma şirketi ve Unico Sigorta şirketlerinde de eski çalışanlarıyla sermayesini işlemeye devam ediyor.