Bitmeye yüz tutan meslek: Ayakkabıcılık

Bitmeye yüz tutan meslek: Ayakkabıcılık -Burdurun Tefenni ilçesinde yıllardır ayakkabıcılık yapan 80 ve 85 yaşlarındaki iki kardeş, teknolojinin gelişmesi nedeniyle insanların hazır ayakkabı giymesi sonucu çoğu gün hiç iş yapamadan


BURDUR (A.A) - Murat Çoban - Tefenni ilçesinde yıllardır ayakkabıcılık yapan 80 ve 85 yaşlarındaki iki kardeş, teknolojinin gelişmesi nedeniyle insanların hazır ayakkabı giymesi sonucu çoğu gün hiç iş yapamadan dükkanlarını kapatıyor.
     Yaklaşık 11 bin nüfuslu ilçede 1947 yılında açtıkları iş yerinde birlikte ayakkabıcılık yapmaya başlayan Ali (80) ve Kamil (85) Türel kardeşler, 1977 yılında ayrılarak, farklı iş yerlerinde çalışmaya başladılar. 1992 yılına kadar iş yerlerinde ayakkabı imalatı da yapan Türel kardeşler, sanayinin gelişmesi, fabrikasyon ayakkabıların daha ucuz üretim yapması nedeniyle imalatı bırakıp sadece tamir işiyle ilgilenmeye başladılar.
     İşlerinin iyice azalmasına rağmen dükkanlarını kapatmayan ve mesleklerini sürdüren Ali ve Kamil Türel kardeşlerin dışında ilçede ayakkabıcılık yapan kimse de bulunmuyor.
    
     -Kar da zarar da etsem hala çalışıyorum-
    
     Ayakkabıcı kardeşlerden Ali Türel, AA muhabirine yaptığı açıklamada, mesleğe ağabeyinin yanında çırak olarak başladığını, 65 yıldır ayakkabıcı olarak çalıştığını söyledi.
     Artık ayakkabıcılığın geçerli bir meslek olmadığını dile getiren Ali Türel, Çırak yok, ayakkabıcılık artık geçerli bir meslek değil. Bu işte sanayi ilerlediği için el yapımı bitti. Önceden çivilerle ayakkabı yapıyorduk. Sonra dikişli ayakkabılar yapmaya başladık. Çok güzel ayakkabılar yapardık dedi.
     Sanayi yapımı yapıştırma ayakkabılar çıktıktan sonra mesleklerinin bitmeye yüz tuttuğunu vurgulayan Türel, Halbuki sabahlara kadar çalışır, bu işi zevkle yapardık. Mesleğimi çok sevdiğim için hala çalışıyorum. Kar da zarar da etsem hala çalışıyorum diye konuştu.
    
     -Ayakkabılara baktığım zaman içim rahatlar-
    
     Kamil Türel ise başladığı günden itibaren mesleğine gönülden bağlandığını ve zevkle çalıştığını anlatarak, Burdura, Antalyaya gittiğimde vitrinlerin önünden geçerken dakikalarca ayakkabıların modellerine bakarım. Çünkü ayakkabılara baktığım zaman içim rahatlar, sanki film seyretmiş gibi olurum. Yaptığım ya da tamir ettiğim ayakkabıyı giyen müşterimin yüzü gülüyorsa ve bana teşekkür ediyorsa, paradan ziyade onun mutlu olmasından memnun olurum, sevinirim diye konuştu.
     Eskiden beri mesleği çok sevdiğini, bu nedenle hiç iş olmasa dahi dükkanda oturduğunda gönlünün hoş olduğunu ifade eden Türel, kahvehaneye veya başka yere gittiğinde duramayıp yine dükkanına döndüğünü söyledi.
     Günümüzde el sanatlarının kaybolmaya başlamasından duyduğu endişeyi dile getiren Kamil Türel, Şimdilerde el sanatları geriledi. Artık karın doyurmaz. Onun için kundura imalatı ve tamir işini gençlere tavsiye etmem diye konuştu.
     Türel, bazı günler hiç iş yapamadan iş yerlerinin kapattıklarını, bazı günler ise 5-10 iş yaptıkları anlatarak, tamir ücretinin genellikle 3 ile 5 lira arasında değiştiğini söyledi. Türel, Şansımız yaver giderse günde 20 lira kazanabiliyoruz dedi.
     Babası Kamil Türel gibi ayakkabıcılığı çok sevmesine rağmen işlerin bitmesinden dolayı başka bir işle uğraşmak zorunda kaldığını bildiren Adnan Türel (40) de boş olduğu zamanlarda babasına yardım ettiğini belirtti.
    
     Yayıncı: Hızır Hacısalihoğlu
<< Önceki Haber Bitmeye yüz tutan meslek: Ayakkabıcılık Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER