Gaziantep Üniversitesi (GAÜN) Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Ana bilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Hasan Bayram, toplumda görülen alerjik hastalıkların en önemlilerinden birinin saman nezlesi olarak bilinen alerjik rinit olduğunu belirterek, ''Annenin hamileyken sigara içmesi veya kişinin sonradan sigara içmesi, dış ortam hava kirliliği, un, odun tozu, izosiyanat gibi çeşitli zararlılara maruz kalma hastalığın gelişmesine zemin hazırlamaktadır'' dedi. Prof. Dr. Bayram, AA muhabirine yaptığı açıklamada, saman nezlesinin daha çok bahar aylarında polen mevsimi ile birlikte ortaya çıkan bir hastalık olduğunu ve en sık görülen alerjik hastalıklardan biri olduğunu söyledi. Saman nezlesi hastalığının ortaya çıkmasında çeşitli risk faktörlerinin suçlanmakta olduğunu ifade eden Bayram, şöyle konuştu: ''Bunlar arasında genetik faktörler önemli olup, anne babada veya aile bireylerinden birinde alerjik bir hastalık (saman nezlesi, astım) varsa, çocukta saman nezlesi ortaya çıkma ihtimali artmaktadır. Bundan başka, gerek iç ortamda ev tozu akarları, çiçek, mantar, kedi köpek gibi ev hayvanları ve hamam böceği gibi böceklerin alerjenlerine maruziyet hastalığın ortaya çıkma riskini artırmaktadır. Dış ortamdaki bitki ve ağaç polenlerine maruziyet de saman nezlesinin ortaya çıkmasını kolaylaştırmaktadır. Son yıllarda küresel iklim değişikliği nedeniyle özellikle soğuk bölgelerde kış ayları daha ılık geçmekte, buna bağlı olarak ağaç ve bitkilerin polen yayma dönemi daha erken başlamaktadır. Bu da polen mevsiminin uzamasına yol açmaktadır. Diğer yandan iklim değişikliği nedeniyle kimi bölgelerde nem oranı artmakta, taşkınlar nedeniyle yerleşim yerleri sular altında kalmaktadır. Bu durum ev içi ortamındaki küf mantarı yoğunluğunu artırmaktadır. Tüm bu durumlar başta alerjik nezle olmak üzere alerjik hastalıkların ortaya çıkma riskini ve yaygınlığını artırmaktadır.'' Prof. Dr. Bayram, hastalığın teşhisinin tipik belirtileri olduğu için oldukça kolay olduğunu ifade etti. Endüstriyel gelişmiş ülkelerde çevre kirliliğinin artmasıyla paralellik arz eden alerjik rinit hastalığının astım hastalığı ile birlikte görülebileceğini belirten Bayram, ''Saman nezlesi, toplumda görülen alerjik hastalıkların en önemlilerinden biridir. Toplumun ortalama yüzde 10'unda alerjik rinit vardır. Hastalık alerjik konjonktivit (göz nezlesi) ve astımla birliktelik gösterebilir'' dedi. Bayram, bu hastalarda genelde alerjik konjonktivit (göz nezlesi) de eşlik ettiği için gözlerde yanma, batma, kaşınma, sulanma gibi bulguların da görülebileceğini, yine bu hastalarda geniz akması, baş ağrısı, gece gelen öksürük nöbetlerinin olabileceğini ifade ederek, ''Astımın da birlikte görüldüğü hastalarda, nefes darlığı, hırıltılı solunum, göğüste sıkışma hissi, öksürük gibi bulgular olabilir'' diye konuştu. Saman nezlesinin tedavisinde, öncelikle kişiyi rahatsız eden ortam ve alerjenlerden kaçınmanın önemli olduğunu vurgulayan Prof. Dr. Bayram, şöyle devam etti: ''Sigara içilmemesi, şehirlerde hava kirliliğinin azaltılması hastalığın ortaya çıkmasını önlemek açısından önem taşımaktadır. Polen duyarlılığı olan kişinin polen mevsiminde olabildiğince polenlerin yoğun olduğu park ve yeşil alanlardan uzak durması, özellikle rüzgarlı havalarda pencerelerin kapalı tutulması korunmak açısından önemlidir. Evler mantar oluşmaması açısından havalandırılmalı ve iç ortam nemlendirilmemelidir.'' Özellikle son yıllarda ev içi havasını nemlendirmek için buhar cihazlarının kullanımının yaygınlaştığını dile getiren Bayram, ''Bu durum ev içinde mantar ve küf oluşumuna yol açacağı için bundan sakınılmalıdır. Evlerde ev tozu akar oluşumunu azaltmak için sade, toz tutmayan mobilyalar ve dekorasyon malzemesi tercih edilmelidir. Evlerin duvardan duvara halı ile döşenmesinden vazgeçilmeli, yerler kolayca silinebilir nitelikte olmalıdır. Ev temizliği emiş gücü yüksek olan bir elektrik süpürgesi ile yapılmalı, mümkünse bu işi alerjik hastalığı olmayan biri yapmalıdır. İçinde sulu haznesi olan elektrik süpürgelerinin ek bir yararı kanıtlanamamıştır. Hatta, bu makinelerin hazineleri iyi temizlenmez ve devamlı ıslak kalırsa, mantar ve küf oluşumu için zemin hazırlanmış olur'' şeklinde konuştu. (GÖZ-MRT-NÖZ)16.06.2011 11:23:33