İzmir Ticaret Odası, İzmir’in şambalisinin patentini aldı

İzmir Ticaret Odası, İzmir’in şambalisinin patentini aldı

İzmir'in çok önemli değerlerinin olduğunu söyleyen İzmir Ticaret Odası (İZTO) Başkanı Ekrem Demirtaş, İzmir'in dünyanın ilk 100 şehrinden biri olduğunu belirtti. İzmir'e simge değerler katmak gerektiğinin altını çizen Demirtaş, marka değerini arttırmak için projeler üretilmesi gerektiğini vurguladı. Ticaret Odası'nın önünde 1850'li yıllardan kalan dalgakıranları hatırlatan Demirtaş, "Ancak insanlar bu dalgakıranları kullanamıyor. Dalgakırandan, Pasaport İskelesi'nden başlayarak Türk Telekom'un binası otel olmalı. Pasaport İskelesi'ni butik otele dönüştürmek gerekiyor. Fenerde de bir kafe yapılmalı. Araçların park etmediği, trafiğin olmadığı Kordon, yerdeki taşlar yerine mermerlerin konulduğu, denizle kentin bütünleştiği bir İzmir daha güzel olur." diye konuşu. İzmir'in kendine özgü tatlarının da tanıtılması gerektiğini vurgulayan Demirtaş, İzmir şambalisinin patentini aldıklarını ifade etti. Kendilerine müracaat edenlere hem tarifini hem de satma hakkını ücretsiz olarak verdiklerini anlatan Demirtaş, "Sadece şambali değil, boyoz, gevrek, kumru, buzlu badem gibi bize özgü lezzetlerimizi daha sık tanıtmalı, üretmeli ve tüketmeliyiz." dedi. Sky TV'de yapımcılığını ve sunuculuğunu Yunus Karakaya ile Jale Gönüslü'nün yaptığı "Kahve Molası" isimli programa misafir olan Demirtaş, İzmir'in değerlerinin iyi kullanılmasını istedi. Demirtaş, sahildeki kafe ya da restoranlarda İzmir'in simge yiyecekleri, Türkiye'nin millî yiyecek ve içeceklerinin sunulacağı, yine sahilde denizin üstüne 3 bin kişinin faydalanabileceği bir mobil sahne yapılıp sahilden geçen herkesin orayı seyretme olanağı sağlanabileceğini önerdi. Demirtaş, "Teknelerin bağlandığı bir yat limanı ve asansörle yerin 15 metre altındaki tünelden akvaryuma inilerek, üstümüzdeki fanusta deniz ürünlerini göreceğimiz ve orada millî içeceklerimizin sunulabileceği bir kafe, örneğin kahvemizi içerken balıkları görebileceğimiz, daha sonra yine asansörle dalgakıranın üzerine çıkıp yürüyüş yapılabilecek, sahilde yunus gösterilerinin yapılabileceği bir amfi ve müzik dinletilerinin yapılabileceği bir sahne ile cazibe merkezi İzmir'i hayal ediyorum. Bu bir cazibe merkezi hayalidir. Böyle bir durumda İzmir'de her şey sabahtan başlar. Milyonlarca insan Atina'ya gidiyor ancak İzmir, on Atina eder. Elimizdeki değerleri iyi bilmeli ve değerlendirmeliyiz." diye konuştu. İzmirlilerin şehiriçinde denize girme şansı olmadığını kaydeden Demirtaş, EXPO 2020'nin kazanılması halinde düşünülen ve projesi hazırlanan Üçkuyular ile Mavişehir arasındaki tüpgeçit projesinin önemine değindi. Demirtaş, "Otobüslerle her kesimden vatandaşın rahatlıkla ulaşıp denize girebileceği plajlar neden yapmıyoruz? Üçkuyular-Karşıyaka trafiğini rahatlatmak için neden denizin altından tüpgeçit yapmıyoruz? Körfezin ortasında yukarıya çıkıp İzmir'i seyredip oraya bir adacık yapıp adada da plajları yapıp denize girme imkânı yaratmıyoruz? İzmir'in plajları orada, ortada bir adada. EXPO adası olarak da nitelendirilmişti. Nitekim olacak da. Ulaştırma Bakanımız bunun müjdesini de verdi. EXPO'nun kazanılması halinde hayata geçecektir. İzmir'in her şeyi var. Üzerimizdeki tozu silkelemeliyiz. Agora'dan Kale'ye teleferik projesi de çok önemli. Hep birlikte İzmir için bir şeyler yapmalıyız." şeklinde konuştu.
<< Önceki Haber İzmir Ticaret Odası, İzmir’in şambalisinin patentini aldı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER