Siyer, Meydan-ı Harpten İbaret midir?

Hüseyin Odabaşı

Hüseyin Odabaşı

09 Mar 2021 11:59
  • En etkin öğrenme metotlarından biri modellemedir. Öğrenmek Bediüzzaman Said Nursî hazretlerine göre de insanın duadan sonra en aslî yaratılış görevidir. Çünkü bütün canlılar arasında sadece insan öğrenebilir. 

    Tohumu toprağa atmak neyse bir millete model olabilmek veya göstermek odur. Bir topluma bu model karakterleri toprağa atılan tohum gibi bırakabilirseniz bahar ona göre; hasat da verimli, bereketli olur. 

    Bizim toplum olarak modellerimiz kimlerdir diye düşündüğümüzde ilk etapta hemen peygamberler aklımıza gelir. Onların bize örnek model olarak gönderildiğini Kur'an söylüyor zaten. Sonra sahabeler düşünce kültür ve ahlak dünyamızın yıldızlarıdır. “Ashabım yıldızlar gibidir. Hangisini takip ederseniz yolunuzu bulursunuz”(Beyhaki, El Medhal) diyor Kâinatın İftihar Tablosu. 

    Fakat bu rol modellerimizi olduğu gibi ele almak ve onların hal ve yaşayış diliyle verdikleri mesajı doğru anlamak o kadar da kolay değildir. Örneğin Hz. Muhammed'i (sallallahu aleyhi vesellem) rehber edindiğini söyleyen Müslüman dünyasında zulmü baskıyı kabalığı ve yok etmeyi, tahribatı esas alan büyük bir yekûn vardır. Ortadoğu bu şiddet yanlısı Müslümanlık algısının da etkisiyle bizi de yutabilecek büyük bir bataklık haline gelmiştir. Müslüman Müslümanın gırtlağını sıkıyor, yok etmeye çalışıyor. Her biri bu şenaat ve denaetleri işlerken Allah yolunda oldukları ve Resulün izinden gittikleri ideasındalar. Peygamberimiz bu karanlık tabloyu istemeyeceğine göre özellikle Peygamberimizi model olarak nesillere takdim edişimizde bir yanlışımızın olup olmadığına bakmamız gerekir. 

    Peygamberimiz(sallallahu aleyhi vesellem) bugün yaşamıyor. Onun hayatını ancak kitaplardan öğrenebilir ve neslimize öğretebiliriz. Onun hayatının anlatıldığı siyer kitapları ise Efendimiz’i(sallalalhu aleyhi vesellem) ve misyonunu ne kadar yansıtıyor. Tam da söylemek istediğim budur. Efendimiz’in(sav) radikalleşmeye menşe ve dayanak hale gelmesinde Onun hayatını anlatan özel adıyla siyer kitaplarının anlatış biçimi sebebiyle büyük payının olduğunu düşünüyorum.

    Hemen bütün siyer kitaplarında Efendimizin(sallallahu aleyhi vesellem) savaşları büyük yer tutar. Yanlış mı anlatılanlar. Hemen hepsi Asım Köksal hocamızın yapmış olduğu delilli kaynaklı çalışmaları gibi doğruluğu su götürmez. Fakat bu siyer kitaplarına göre Efendimiz ’in(sallallahu aleyhi vesellem) hayatında savaş ve gazaları sizce büyükçe bir yer tutar.  Samimi söylüyorum Reşit abimizin kaleme aldığı elmaslar altınlar kıymetindeki “Efendimiz” kitabında da durum aynıdır.  Efendimizin(sallallahu aleyhi vesellem) ve sahabelerin hemen bütün hayatı ya baskı ve zulümlere maruz kalarak veya savaşlarla geçmiş gibi görünüyor. 

    Hâlbuki peygamberimizin hayatında gazaların ve seriyyelerin toplamda çok bir yekûn tutmadığı hep söylenir, anlatılır. Fakat siyer kitaplarının en az yarısı Efendimizin(sallallahu aleyhi vesellem) savaşlarına ayrılmış gibidir.  Halbuki bu savaşlar ve gazalar Efendimiz'in(sav) hayatının az bir kısmını ifade ettiğine göre siyer diye takdim edilen kitapların bu özelliklerinden dolayı adlarının; “Erkan- ı Harp; Hz. Muhammet” diye değiştirilse daha isabetli olur diye düşünüyorum. Çünkü siyer kitaplarında daha çok Peygamberimiz’in (sallalhu aleyhi vesellem) erkan – harp özelliğinden bahsediliyor. Ya diğer özellikleri, sıfatlar? Efendimizin hayatı Kütüb-ü sitte(altı kitap) çapında, ayarında veya çizgisinde ele alınırsa maksat hasıl olur. Yoksa Efendimizin(sav) sadece arizi(aslî değil, özürlülük hali) şartlarda meydana gelen harplerini(savaşlarını) anlatmak ve bütün hayatının bu savaşlardan ibaretmiş gibi takdim etmek uygun olmaz.  

    Bu minvalde örnek bir çalışma olarak Fethullah Gülen Hocamızın “Sonsuz Nur” kitabının içindekiler kısmındaki bölüm başlıklarını buraya yazıyorum, kaydediyorum: 

    Birinci ciltte; Alemlere Rahmet Olarak Gönderilen Nebi

    İkinci ciltte; Birinci bölüm: Mürebbi Olarak Peygamberimiz(sav)

    İkinci Bölüm: Allah Rasulü’(sav)nün Problem Çözmedeki Eşsizliği

    Üçüncü Bölüm: Allah Rasulü’(sav)nün Oluşturduğu Atmosfer 

    Dördüncü Bölüm: Efendimiz’(sav) Askeri Yanı

    Beşinci Bölüm: Peygamberlerin ve Peygamberimizin İsmeti

    Demek ki dostlar, Efendimizin(sav) erkan -ı harpliği(savaşcılığı) hayatında altıda birini teşkil ediyormuş.  İnsanlığa rol model olan Peygamberimiz’in(sav) askerî yanını, hayatının ve mesajının bütünü olarak algılayan nesillerin de silaha meyletmesi, şiddet taraftarı olması ve merhametten yoksun olması biraz normal gözüküyor. Radikalleşmenin önünü kesmek ve yanlış modellemelerin önünü almak için daha çok “Sonsuz Nur” türünden siyer çalışmalarına ihtiyaç var. 

    09 Mar 2021 11:59
    YAZARIN SON YAZILARI