HAYALET PROVOKATÖR

Akdeniz Üniversitesi’nde yaşanan öncü (!) provokasyon, “Üniversitelerde güvenlik sorunu mu var?” sorusunu akıllara getirdi. Herkes bu provokatörlerin içeri nasıl girdiğini merak ediyor. Soru doğru ama işin puslu perde arkasını deşifre etmek için bu soruyu şöyle sormak gerekiyor; “Üniversitelerde güvenlik sorununu kimler, hangi amaçla oluşturuyor? Normal zamanda güvenliklerin cirit attığı giriş kapıları, zamanı gelince kimler tarafından neden ve nasıl boş bırak(tır)ılıyor?” Her üniversite okuyan bilir ki; genelde (!) üniversitelere, öğrencisi olsanız bile öyle elinizi kolunuzu sallayarak giremezsiniz. En azından kapıdan girerken özel bir alandan geçer ve kimlik ibraz edersiniz. Ama son zamanlarda üst üste yaşanan öncü-artçı provokasyonlar, üniversitelerde güvenlik önlemlerinin belirli sebeplerle göz ardı edildiğini apaçık gözler önüne serdi. Akdeniz Üniversitesi’nin 80 güvenlik elemanının, olaylar yaşanmadan önce bir anda buharlaşmaları ve yaşanan kavga gürültüde de ortalıkta gözükmemeleri sizce bir tesadüf mü? Türbanlı öğrencileri üniversite girişinde teker teker zanlı gibi sıraya sokan, ardından da çantalarından, başlarına taktıklarını perukların, berelerin altına kadar arayıp içeri sokmayan Akdeniz Üniversitesi Yönetimi bu sefer neredeydi? İçeri başörtülü bir öğrenci giremedi de alnında kocaman bir kılıç resmi olan, argo tabirle; at hırsızı tipli biri nasıl girebildi? Hem de cepleri asker gibi mermilerle dolu bir halde!? Yoksa biri ya da birileri, bu işe çanak tutmak için o gün üniversitenin bazı güvenliklerine günü birlik izin mi verdi? ya da “Kapıları açın bırakın isteyen girsin” mi dedi? Geçtiğimiz haftalarda Marmara, Bilgi ve Yıldız Teknik Üniversitelerinde yapılan Türbana Hayır! eylemlerinde de benzer güvenlik zafiyetleri yaşandı. Provokatörler, 3 metreye 2,5 metre büyüklükteki koca pankartları güvenlik noktalarından kolayca geçirip içeri soktu. Ders arasında pankartlar açıldı, protestolar yapıldı; bitince de pankartlar herkesin gözleri önünde tekrar toplanıp sınıflara kaldırıldı. Peki nasıl oluyor bu çelişki? Şimdi taşları birleştirelim. Belli ki; bazı üniversitelerde biri ya da birileri bu provokasyonların olacağını önceden biliyor. Kendilerinin de aktör olduğu bu hain planlara çanak tutmak için güvenlik görevlilerine kriptolu talimatlar gönderiyor ve kapılar hainlere ardında kadar açılıyor. Yoksa bu provokatörler o arazilerde önceden vardı da üniversiteler onların üzerine mi inşa edildi? Ya da bizim tatlı hayalet Casper gerçek mi?
<< Önceki Haber HAYALET PROVOKATÖR Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN KARİKATÜRLER