'Ülkede yaşanan olumsuzlukları örtmek için Sabancı'nın katili hediye edildi'


İzmir'de gazete kupürüyle 26 emniyet mensubu hakkında usulsüz dinleme iddiasıyla açılan ikinci davaya devam edildi. Pazartesi günü başladığı savunmasına devam eden Batman eski İl Emniyet Müdürü ve İstihbarat Daire eski Başkan Yardımcısı Hasan Ali Okan, önleme dinlemesi sayesinde devletin içinde çalışan bir yapıyı görmeye başladıklarını söyledi. PKK, DHKP/C, Hizbullah gibi terör örgütlerinin hepsinin, planlı programlı ve yavaş yavaş kullanılan bir sistemin parçaları olduğunu savunmasında anlatan istihbaratçı Okan, Özdemir Sabancı'nın katilinin yakalanması için, "paket operasyon" değerlendirmesi yaptı. Sabancı'nın katilinin yakalanmasıyla ilgili dün davul zurnayla haberler yapıldığını belirten Okan, "Sabancı suikasti sanığı İsmail Akkol, bildiğimiz bir terörist. Bağıra bağıra yapılan bir eylem. Bugün yakalanması, hediye bir operasyon. Şu anda hükümet iyi şeyler yapıyor denmesi, yaşanan olumsuzlukları, sıkıntıları örtmek için hediye bir operasyonla yakalandı. Bunu eyleme gönderen kişiler, buradaki kişilere, 'Şu yoldan geliyor, alın.' diyorlar. Operasyon filan değil, bir düzmece, kurgu, yıllarca oynanan oyun. Kesin paket operasyon, İsmail Akkol kaçmış, niye gelsin?" dedi.

İzmir 9. Ağır Ceza Mahkemesi'nde devam eden duruşmada, aralarında Batman eski İl Emniyet Müdürü Hasan Ali Okan'ın da bulunduğu 10 tutuksuz sanık ve avukatları hazır bulundu. Pazartesi günü başladığı savunmasını sürdüren Batman eski İl Emniyet Müdürü Okan, dinleme süreçleriyle ilgili bilgi verdi. AK Parti iktidarı döneminde önleme dinlemelerini düzenleyen 5397 sayılı kanun çıkmadan, kendisinin de bulunduğu, MİT, jandarma ve polisten gelenlerle toplantılar yapıldığını anlattı. Kanun çıktığında her tarafının sıkıntılı olduğunu, DGM döneminde sadece sabit telefonların dinlendiğini, 2004 yılından sonra Türkiye'de cep telefonlarının yoğun olarak kullanımıyla birlikte IMEI numaralarının devreye girdiğini ifade eden Okan, "2004-2006 yılları arasında mahkemelerden çok acil, kesin bombacı, net fotoğraflı işlemlere ve kişilere ait dinleme kararı çıkartabildik." dedi. Türkiye'de devlet içindeki bir yapının ülkede istediği zaman kaos çıkardığını, istedikleri zaman da ülkenin sütliman olduğunu belirten Okan Danıştay saldırısı, Cumhuriyet gazetesine bomba atılması, Hrank Dink cinayeti gibi vakaları örnek verdi. Bugün halen devletin içinde etkin olan yapı tarafından hedef yapıldıkları için mahkemede olduklarını söyleyen Okan, "Devlet içinde bir yapı devlete çalışan, devletini milletini seven insanları istemiyor. Önleme dinlemesiyle ilgili kanundan sonra bu olaylar oldu. Arka arkaya İzmir, İstanbul gibi başka şehirlerde kiliselere saldırılar oldu, rahibi dövmeye teşebbüs ettiler. Dinleme yaptığımız için önlem alındı. Zirve Yayınevi'nde, insanların boğazlarını keserek öldürenler serbest bırakıldılar. Önleme dinlemesi sayesinde neler olduğunu, devletin içindeki yapıyı görmeye başladık." dedi. Görevlerini hakkıyla yaptıkları için başlarına bu olayların geldiğini belirten Okan, kutuda bekletilen 'Fethullahçılık'ın çıkarılarak birilerinin üzerine yapıştırılmaya çalışıldığını savundu. Okan, yıllarca devlete çalıştığını, hiçbir zaman şucu bucu olmadığını söyledi.

'DEVLETİN BİR KURUMU, İZMİR'E BOMBA YÜKLÜ ARAÇ GELDİĞİNİ BİLDİĞİ HALDE BİZE SÖYLEMEDİ'

İzmir'in Buca ilçesi Kaynaklar Mahallesi'nde patlamadan ele geçirdikleri bomba yüklü arabayla ilgili olarak devletin bir kurumunun, bilgi sahibi olmasına rağmen kendilerinden gizlediğini de iddia eden Okan, "Bize fellik fellik araba aratıyor. Diyarbakır'dan İzmir'e gelen bomba yüklü araç, bir yere park edilmiş. Arkadaşlar enteresan bir araştırma yaptı. Diyarbakır'dan İzmir'e gelme ihtimali olan bütün araçların plakalarını çıkartıp sahiplerini buldular. Bombalı araç deyince keyfiyet yoktur, hayat durur. Bunu bulmaya çalışıyoruz, fellik fellik arıyoruz. Bunun sıkıntısını, yaşayan bilir. Siz aracın yerini bilmiyorsunuz ama bilen birisi var, bunu söylemiyor. Katil sürüsüyle kim görüşüyorsa biliyor ama söylemiyor. Bu kirli bir oyun. Bu oyunu oynayanlar, önleme dinlemesinden rahatsız oldu. Devletteki paralel yapı deşifre olunca rahatsız oldular. Buca'ya pikniğe giden arkadaş, bomba yüklü aracı görüyor. Allah'ın takdiri, başka bir şey değil. Bizim bomba yüklü aracı bulduğumuzu öğrenince arayıp bize aracın yerine haber veriyorlar. Neden haber vermediklerini sorunca da, 'Üst taraf istemiyor.' yanıtını verdiler." diye konuştu. Önleme dinlemesinin ülke için bir milat olduğunu söyleyen Okan, ülkedeki asıl paralel devlet yapılanmasının deşifre olduğunu, devletin içindeki bir gücün bunun deşifre edilmesini istemediğini söyledi.

'BERABER ÇALIŞTIĞIN ARKADAŞLARINI SAT, DAİRE BAŞKANI YAPALIM' DEDİLER

Batman İl Emniyet Müdürü olarak görev yaparken şu anki İstihbarat Daire Başkanı Engin Dinç'in, kendisine telefon ederek daire başkanlığı için üç ismin geçtiğini, bunlardan ikisinin kendileri olduğunu söylediğini anlatan Okan, "Daha sonra rütbesi büyük, kendi küçük biri aradı. Beraber çalıştığım adamları satmamı, onlar aleyhinde konuşmamı söyleyerek, emniyet müdürlüğü ya da daire başkanlığı teklifinde bulundu. O kadar aşağılanmamak lazım, iyi ki şerefimle buradayım. Batman'dayken görevden alındım, İzmir'e sevinerek geldim, burada açığa alındım." dedi. Hakkında çıkarılan gözaltı kararını öğrendikten sonra emniyete teslim olmaya gittiğini, daha önce kendisini arayan eski bir meslektaşının, operasyon yapılacağını söyleyerek gelmemesini, gelmesi halinde kendisiyle birlikte dört beş kişinin yüzde yüz tutuklanacaıını söylediğini anlattı.

Duruşmaya daha sonra öğle arası verildi.

Öte yandan sabah görülen 32 sanıklı davaya, tutuksuz yargılanan 16 sanık emniyet görevlisi ve avukatları katıldı. Mahkeme Başkanı Hamdi Çiftçi, dinleme talep yazılarında imzaların kime ait olduğunun belirlenmesi için imza örneklerinin kriminale gönderilmesi ve eksikliklerin tamamlanması için duruşmayı 2016 Haziran ayına erteledi. CİHAN
<< Önceki Haber 'Ülkede yaşanan olumsuzlukları örtmek için Sabancı'nın... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER