“Siz kimsiniz?” diyen Erdoğan’a cevap

AKP lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile müttefiki Devlet Bahçeli'nin "tehditkâr" sözlerle hedef aldığı Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği'nin (TÜSİAD) en yetkili iki ismi bugün o sözlere en üst perdeden cevap verdi. TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Özilhan, "Hukukun üstünlüğü ve demokrasi olmadan hiçbir şey olmaz. Ne ekonomi olur ne de başka bir şey.” dedi.

TÜSİAD hükümeti bombaladı

SAMANYOLUHABER- Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD), 31 Mart Mahalli İdareler Seçimi’nde İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olarak seçilen Ekrem İmamoğlu’nun mazbatasının Yüksek Seçim Kurulu (YSK) marifeti ile iptal edilmesini ve seçimin sadece Büyükşehir’de yenilenmesine karar verilmesini “kaygı verici” diye nitelemişti.

TÜSİAD’ın “kaygılıyız” çıkışına hem Adalet ve Kalkınma Partisi (AKP) lideri ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hem de müttefiği Milliyetçi Hareket Partisi’nin (MHP) lideri Devlet Bahçeli "tehditkâr" sözlerle cevap vermişti. 

"Patronlar kulübü" TÜSİAD'ın başkanı Simone Kaslowski, seçimlerin iptal edilmesi sebebiyle Türkiye'nin krizden çıkış için gerekli tedbirlere odaklanamayacağını söyledi.
  
O SÖZLERE YİK’TE CEVAP VERDİ

Erdoğan, “Siz kimsiniz? Haddinizi bilin, yoksa size karşı tavrımız değişir.” derken, Bahçeli, “TÜSİAD Başkanı’na o cümleyi tersinden okuturlar.” ifadesini kullanmıştı. 

TÜSİAD Başkanı Simone Kaslowski o sözlere bugün İstanbul'da toplanan Yüksek İstişare Konseyi’nde (YİK) kürsüden cevap verdi. 

TÜSİAD’ın 700’e yakın üyesiyle 4 bin 500 şirketi temsil ettiğine işaret eden Kaslowski, isim vermeden Erdoğan’ın “Siz kimsiniz!?” sorusuna cevap verdi. 

Kaslowski, “Çalışma gruplarımızda 3 bin civarında uzman ve yönetici yer alıyor. Bu çeşitlilik ve derinlik sayesinde ülkemizin menfaatine olan pek çok görüş karşılık buluyor.” dedi.

“SEÇİMSİZ DÖNEM OLACAĞINI ÜMİT ETMİŞTİK”

Kaslowski, YSK kararına da tepki gösterdi: “Uzun bir süredir seçim atmosferi içinde hareket ediyoruz. 31 Mart’tan sonra seçimsiz bir dönem olacağını ümit ediyorduk. Ancak yerel seçimler İstanbul’da yenilenecek ve seçim ortamı 3 ay daha uzayacak.”

“Patronlar kulübü” diye nitelenen TÜSİAD’ın başkanı Kaslowski, “Bu sene pozitif bir büyüme elde etmek kolay olmayacak. Son iki senede 4 seçim reform ve makroekonomi gündemine odaklanılmasını zorlaştırdı.” dedi.

“TATSIZ GELİŞMELER YAŞANIYOR”

Amerika Birleşik Devletleri ile Türkiye’yi karşı karşıya getiren Rus hava savunma sistemi S-400’ün sebep olduğu krize de işaret eden Kaslowski, “Tatsız gelişmeler yaşanıyor. S-400 ve Doğu Akdeniz karşımızda duruyor. Bu konular ekonomimize olumsuz yansıyor.” diye konuştu.

TÜSİAD: PUSULAMIZI AB’YE ÇEVİRELİM

Türkiye’nin pusulasını Avrupa Birliği (AB) üyeliğine ayarlamak mecburiyetinde olduğuna işeret eden TÜSİAD Başkanı, “Biz AB deyince demokrasi, hukuk ve refah anlıyoruz. En önemli ekonomik partnerimiz olan AB ile ilerlemeye ihtiyacımız var.” dedi.

TL’NİN DEĞER KAYBI BORCU DAHA DA AĞIRLAŞTIRDI

“Belirsizlik yatırım ortamına zarar verir. Yatırım iştahını azaltır.” diyen Kaslowski, “Türkiye’nin ciddi bir dış borcu var. TL’nin ciddi değer kaybı, borcu daha da ağırlaştırdı. Bugün geldiğimiz noktaya baktığımızda dış borç hâlâ yüksek, enflasyon istenilen noktada değil.” tespitinde bulundu.

TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Tuncay Özilhan, Kaslowski’den daha sert sözlerle hükümeti hedef alması dikkati çekti. 


“Yıllardır tüm enerjimizi yiyip yutan seçim maratonlarından hepimiz yorgun düştük.” diyen Özilhan, İstanbul Büyükşehir’de yeniden seçime gidilecek olmasını zaman kaybı olarak niteledi. 

31 MART’TA KİMİN NE NOT ALDIĞINI TARİH YAZACAK

Özilhan, “Oysa enerjimizi önünüzdeki 3 ayı değil 3 yılı, hatta 30 yılı konuşmaya derinde yatan meseleleri çözmeye ayırmalıydık.” dedi. 

31 Mart Mahalli İdareler Genel Seçimi’nin hiç olmadığı kadar uzun sürmesini manidar bulan Özilhan, “31 Mart herşeyden önce ülkemiz için önemli bir demokrasi sınavı oldu. İktidar, muhalefet ve Yüksek Seçim Kurulu büyük bir sınavla karşı karşıya kaldı. Bu sınavda kimin ne not aldığını tarih yazacak.” tespitinde bulundu. 

HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ YOKSA EKONOMİ DE OLMAZ

Özilhan, Seçim Kanunu’nda ve uygulamasındaki aksaklıkları seçimden sonra değil seçimden evvel giderme görevinin idareye ait olduğunu vurguladı: “Seçimlere şaibe düşmemesini sağlayacak olan da budur.” 

“Hukukun üstünlüğü ve demokrasi olmadan hiçbir şey olmaz. Ne ekonomi olur ne de başka bir şey.” Özilhan, “Demokrasinin ilkeleri evrenseldir. Oraya ya da buraya özgü olmaz. Ya bu ilkelere uyulur ve demokratik bir ülke olunur. Ya da uyulmaz başka bir şey olunur.” ifadelerini kullandı.

YARGI BAĞIMSIZLIĞINDA 111’İNCİ SIRADAYIZ

“Rezervler eriyor, halkın alım gücü azalıyor. Türk vatandaşları Türk lirasından kaçıyor." diyen Özilhan, Türkiye’nin küresel rekabette nasıl kan kan kaybettiğini örneklerle aktardı:  “Yargının bağımsızlığında 111’inci, yargıda hak aramada 109’uncu, basın özgürlüğünde 129’uncu sıradayız. Bu yüzden ekonominin düzelmesi için hukuk ve adalet sisteminin düzelmesi gerekiyor.”

ÖZİLHAN’DAN ERDOĞAN’A: BİZ ‘DEMOKRASİ’ DEMEYE DEVAM EDECEĞİZ

Özilhan da Erdoğan’ın “Siz kimsiniz?” sorusuna şu sözlerle cevap verdi: 

"Biz bu sebeple ‘ekonomi’ derken ‘demokrasi’, ‘yargı bağımsızlığı’, ‘insan hakları’ demeye devam edeceğiz. Bu görevi, TÜSİAD'ın tüzüğünden alıyoruz.”

Özilhan, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine yönelik eleştirilerini de sıraladı: “Kuvvetler ayrılığının mükemmel işlediği, yürütmenin çalıştığı, ifade ve medya özgürlüğünün güvence altına alındığı, yargının tarafsızlığı ve bağımsızlığından kimsenin şüphesinin olmadığı bir sistem kurmak için bu seçimleri yaptık. Peki kurabildik mi? Bugün geldiğimiz noktaya bakarsak evet diyemiyoruz.”

TL’DEKİ SERT DÜŞÜŞ İFLASLARA SEBEP OLDU

TL'nin değerindeki sert düşüşün maliyet artışına sebep olduğunu kaydeden Özilhan, “Üretim ve yatırım kararlarını bozuyor. Mali olarak zedeliyor, iflaslara sebep oluyor. Unutmayalım, devletlerin gücü ekonomideki güçlerinden gelir. Ekonomik olarak zayıf olan, finansman sorunu çeken ülkeler ekonomileri güçlü ülkelere tabi olurlar.” dedi.

Özilhan, “Güçlü bir ekonominin temelinde ise güven vardır. Güveni inşâ etmek zordur, binbir zahmetle örülür ama bir anda da yıkılabilir. Biz ayrışırsak, birbirimize güvenmezsek dışarısı bize hiç güvenmez.” ifadelerini kullandı.

<< Önceki Haber “Siz kimsiniz?” diyen Erdoğan’a cevap Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER