Malezya derken, Meksika’ya döndü Türkiye

Maalesef Türkiye artık, ağızlarını her açtıklarında “Kuran, Ezan, Vatan, Millet, Bayrak” sloganları atan sözde “İslamcı”, “Ülkücü”, “Vatansever” ismiler artık suça bulaştılar

SHABER3.COM



Hürriyet Gazetesi 2007 yılında, akabinde epey gündem olan bir tartışma başlatmıştı: “Türkiye, Malezya mı oluyor?” Türkiye, 15 yıl sonra şahsına münhasır bir ülke ile tıpatıp aynı özellikleri gösterir hale geldi. Ancak o ülke Malezya değil, uyuşturucu kartellerinin kontrolündeki Meksika. Türkiye artık Avrupa ve Asya’nın ortasındaki Meksika olarak markalaşan bir ülke olarak kabul ediliyor.

Hürriyet’te Ayşe Arman’ın rahmetli Prof. Dr. Şerif Mardin’e sorduğu bir soruyla başlamıştı “Malezyalılaşma” tartışması. Mardin, yaşam tarzına müdahale bağlamındaki “Yani bir gün Malezya olur muyuz, olmaz mıyız? "Olmayız" deyip, içimizi rahatlatır mısınız lütfen…” şeklindeki temenni mahiyetli soruya, “Rahatlatamam. Çünkü olmayız diye bir söz veremem. Kimse veremez” şeklinde cevap vermişti.

O günlerde Malezya haline gelme korkusuyla yaşayan muhalif kesimler, bugün “Keşke biz de Malezya gibi olsak” diyor. Çünkü Malezya, yolsuzluk sarmalından kurtuldu, hırsızlara hesap sordu, tabiri caizse bağırsaklarını temizledi ve halen de temizlemeye devam ediyor. 

Malezya'da uzun süredir önemli gündem maddelerinden biri olan Malezya Kamu Kalkınma Fonu (1MDB) yolsuzluğu, "ülkenin en büyük yolsuzluk skandalı" olarak tarihe geçti.

Erdoğan’ın yakın dostu eski Başbakan Necip Rezak, 2015 yılında başlayan Malezya Kamu Kalkınma Fonu’yla ilgili (1MDB) yolsuzluk soruşturmasında, 2018 yılında tutuklandı. Malezya polisi, Rezak’a ait mülklere baskın düzenlemiş, yapılan baskınlarda ele geçirilen mücevher ve lüks eşyaların toplam değerinin 273 milyon doları bulduğunu açıklanmıştı.

Eski başbakan Rezak’ın Malezya'da 2009'da kurulan Malezya Kamu Kalkınma Fonu’ndan (1MDB) 4,5 ila 7 milyar dolar para kaçırdığı tahmin ediliyor.

Türkiye’de artık Malezya’ya benzeme bir korku değil, bir ümit, bir beklenti, bir temenni olarak ifade ediliyor. Çünkü bugün aynı soru, yani “Malezya haline gelir miyiz?” sorusu, otokratik bir rejimden, demokrasiye ve hukuk devletine geri dönüşü ifade ediyor. Malezya’da muhalefet koalisyonu (Pakatan Harapan – PH) 2018 seçimlerine Malezyalıların güven duyduğu ortak adayla girdi, başarılı bir kampanya yürüterek seçimleri kazandı. Bu sayede Erdoğan’ın Malezya’daki izdüşümü eski Başbakan Rezak’ın yolsuzluklarını ortaya serebildi ve hesap sormayı başardı Malezya.

Başta da ifade ettiğim üzere, Erdoğan’ın Narkodiktası altındaki Türkiye, Malezya yerine, tıpa tıp Meksika haline geldi. Siyaset, emniyet ve uyuşturucu mafyası işbirliği halinde milyarlarca dolarlık zehir ticareti yapıyor, sokaklarda uyuşturucu çeteleri kol geziyor, uyuşturucu baronları devletin zirvesindeki isimlerle objektiflere poz veriyor ve himaye görüyor, alışveriş merkezlerinde uyuşturucu çeteleri silahlı çatışmalara giriyor, pudra şekerciler bürokrasiye çörekleniyor. Sinan Ateş örneğinde olduğu gibi, tekerlerine taş koyan biri olduğunda da, polis korteji korumasında pusu kurup infaz ediyor uyuşturucu çeteleri.

Türkiye’nin Erdoğan’ın diktası tarafından içine düşürüldüğü Narkoterör çukurundan rahatsız olan vicdan sahibi insanlar ise şimdilerde ülkenin Malezyalılaşacağı günleri bekliyor özlemle, hasretle…

<< Önceki Haber Malezya derken, Meksika’ya döndü Türkiye Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER