Hat sanatını Necmettin Okyay’dan meşk eden, kendisi de pek çok sanatkâra icazet veren
Alparslan’ın cenazesi, bugün Fatih Camii’nde öğle vakti kılınan namazın ardından Karacaahmet Mezarlığı’nda toprağa verildi. Ali Alparslan, 1923’te Çorlu’da dünyaya geldi. 1948 yılında
İstanbul Üniversitesi
Edebiyat Fakültesi’nden
mezun oldu. Tahran’da Firuzanfer, Melikü’ş-Şuara Behar gibi İran’ın en seçkin edebiyat tarihçilerinin yanında doktora yaptı. Bir süre
Başbakanlık Osmanlı Arşivleri’nde çalıştı. Daha sonra
Dışişleri Bakanlığı’na girdi. 1956’da
Ankara Üniversitesi İlâhiyat Fakültesi’nde İslâm Tarihi B
ölümü’nde asistan olarak görev yaptı. 1959’da İstanbul’a atanarak Edebiyat Fakültesi’nde, mezun olduğu bölüme geçti ve Türk edebiyatı profesörü oldu. Bu arada
Oxford ve Şikago Üniversiteleri’nde edebiyat tarihi okuttu.
Prof. Dr. Alparslan, üniversitedeki öğrencilik yıllarında, Güzel
Sanatlar Akademisi’nde hat
dersleri veren hocalardan Necmeddin Okyay’dan talik, divani ve rik’a hatlarını meşk ederek icazetname aldı. Aynı zamanda Necmettin Hoca’dan ebru yapımını da öğrendi. Aynı yerde ders veren hattat Halim Özyazıcı’dan da istifade etti. Talik yazının Türkiye’deki tek otoritesi kabul edilen Alparslan, Edebiyat Fakültesi’nden
emekli olduktan sonra Mimar
Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi’ne bağlı Geleneksel Türk El Sanatları Bölümü’nde hat dersleri vermeye başladı. Alparslan, çok sayıda öğrenci yetiştirdi ve çeşitli
İslam ülkelerinden gelen öğrencilere de icazet verdi.
IRCICA başta olmak üzere çeşitli kuruluşlarda konferanslar verdi. Yurtdışındaki toplantılarda ülkemizi temsil etti. Sayısız hat eseri, bu konudaki birçok makalenin yanı sıra Osmanlı Hat Sanatı Tarihi, Ünlü Türk Hattatları gibi eserleri kültür dünyamıza kazandırdı. Sanat dünyasının sevilen ve saygı duyulan bir siması olarak ömrünü tamamladı. Yaklaşık üç aydır beynindeki ödem sebebiyle rahatsız olan Ali Alparslan, son günlerini hastanede yatmak yerine evinde ziyaretçilerini kabul ederek geçirdi. Alparslan’ın ölüm haberi, edebiyat ve klasik sanatlar çevresinde derin üzüntüye sebep oldu.