Kılıçdaroğlu’ndan ‘imar affı’ çıkışı: İnsanlara evlerini mezar ettiler!

Üniversitelerin kapatılarak uzaktan eğitime geçilmesine ve depremzedelerin yurtlara yerleştirilmesine tepki gösteren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, KYK yurtlarının depremzede aileler için uygun olmadığını söyledi. Kılıçdaroğlu, depremzedelerin yurtlar yerine Antalya, İzmir gibi illerdeki beş yıldızlı otellere yerleştirilmesi çağrısı yaptı.

SHABER3.COM

Üniversitelerin kapatılarak uzaktan eğitime geçilmesine ve depremzedelerin yurtlara yerleştirilmesine tepki gösteren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, KYK yurtlarının depremzede aileler için uygun olmadığını söyledi. Kılıçdaroğlu, depremzedelerin yurtlar yerine Antalya, İzmir gibi illerdeki beş yıldızlı otellere yerleştirilmesi çağrısı yaptı.

AKP iktidarı döneminde çıkarılan ‘imar barışı’ şeklinde nitelenen yasalara tepki gösteren Kılıçdaroğlu, “İnsanların oturdukları konutları insanlara mezar ettiler bir de üzerine para aldılar” dedi.

Partisinin Merkez Yürütme Kurulu toplantısın Hatay’da gerçekleştiren CHP lideri Kılıçdaroğlu şöyle konuştu:

”GERÇEKTEN BÜYÜK BİR ACI”
”Bu süreçte asla makam aracı kullanmadık. Ben belediye başkanlarımız milletvekillerimiz yarım bir otobüsle bütün bu gezileri tamamladık. Arabadan inip halkın dertlerini dinlediğimizde emin olun hepimizin gözleri doldu. Zor bir sürecin özellikle akşam saatlerinde sıcaklığın eksi derecelere düştüğü bir ortamda insanların yıkılan enkazın altındaki akrabalarını beklediklerini gördükçe o dramı siz de yaşıyorsunuz, bir parçası oluyorsunuz. Bizim yaşadığımız gerçekten büyük bir acı. Yakınlarını enkazın altında sağ çıkaranlar sevindiler ama cansız bedenlerine ulaşanlar da büyük bir acı ile yüzleştiler.

Hayatını kaybeden partililerimiz oldu. Hangi partiden olursa olsun bir siyasal partinin üyesi olup ülkenin sorunlarını çözmeye talip olup hayatını kaybedenlerimize de Allah’tan rahmet diliyorum.

”LİYAKATİ YOK EDERSENİZ DEVLETTE ÇÜRÜME BAŞLAR”
Bazı şeyleri açık ve net konuşmak lazım. Genel başkan olduktan sonra en çok telaffuz ettiğim sözcük liyakatti. Liyakatin devlet yönetiminde ne kadar önemli bir kavram olduğunu her yerde söyledim. Devlette belli makamlara gelmek sıradan bir olay değildir. Devlet memuriyetinden başlayıp yükseldiğiniz her süre içerisinde deneyimi de beraber taşırsınız. Liyakati yok ederseniz devlette çürüme başlar.

Devlette çürüme var dediğimde bazı çevreler kızdılar. Bugün bu felaket bize devlette çürümenin nelere mal olduğunu gösterdi. Kurtarılması gereken hayatlar kurtarılamadı. Zamanında önlem alınması gerekirken talimatların zamanında verilmediğini ve talimatların yerine getirilmediğini gördük.

”HALKIN SORUNUNU DİLLENDİRMEYECEKSEN NİYE SİYASET YAPIYORUZ?”
Şimdi siyaset zamanı mıdır diyenler oldu. Bütün vatandaşlarımıza sesleniyorum, yediğiniz ekmeğin, bindiğiniz uçağın fiyatını belirleyen siyasettir. Her şeyi siyaset belirliyorsa, bir sorunu halk yaşıyorsa, ben onun sesi olmak zorundayım. Aksi halde ben niye siyaset yapıyorum? Halkın sorununu dillendirmeyeceksen niye siyaset yapıyoruz?

”KONUTLARI İNSANLARA MEZAR ETTİLER BİR DE ÜZERİNE PARA ALDILAR”
Bol miktarda imar affı çıktı. İnsanların oturdukları konutları insanlara mezar ettiler bir de üzerine para aldılar.

Devleti yönetmeyi bilmiyorlar. Devletin ne olduğunu bilmiyorlar. Devlet, saraydan ibaret değildir. Koskoca Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni siz nasıl böyle yönetirsiniz? Koskoca devlet bir kişinin kişisel hırsına alet olamaz.

”SÖZDE DEVLETİ YÖNETİYORLAR”
Devlet adaletle yönetilir. Eğitimin ne kadar önemli olduğunu, bir ülkenin can damarı olduğunu, eğitimsiz bir toplum olduğunun nerelere sürüklendiğini bunlar bilmiyor. Ama sözde devleti yönetiyorlar.

“TOPLUMA HESAP VERME ZORUNLULUĞUNUN ADI DEMOKRASİDİR”
Yönetenin, topluma hesap verme zorunluluğunun adının demokrasi olmadığını kimsenin unutmaması lazım. Böyle bir yönetimi hak etmiyoruz. Deprem kuşağında olduğumuzu bildiğimiz halde o deprem kuşağı üzerindeki kentleri büyütüyorsak, gerekli önlemleri alamıyorsak, siyaset, kısır bir anlayışla devleti yönetmeye kalkıyorsa bu tür felaketler her zaman kapımıza gelecektir. Biz devleti ve devlet bürokrasisini daha sağlıklı ve tutarlı bir anlayışla yönetilmesini istiyoruz.

“OKUMA YAZMA BİLMİYORLAR BUNLAR, ALIP BİR RAPORA BAKMIYORLAR”
Belki vatandaşlarımız şu soruyu sorabilirler: Efendim bu felaket yeni geldi. Hayır efendim. Devletin bürokrasisi, benim bildiğim, en az 500’ün üzerinde deprem raporu yayımladı. 500’ün üzerine! Belediyeler yaptılar bu çalışmaları, bakanlıklar yaptılar, üniversiteler yaptılar, meslek kuruluşları yaptılar bu çalışmaları. Hangi önlemlerin yapılması gerektiği tek tek yazıldı, çizildi. TBMM yaptı bu çalışmaları. 7-8 deprem raporu var en az Meclis’te. Bunlar okuma yazma bilmiyorlar ya. Alıp bir rapora bakmıyorlar bile.”

<< Önceki Haber Kılıçdaroğlu’ndan ‘imar affı’ çıkışı: İnsanlara... Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER