Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkan Yardımcısı Adana Milletvekili Mevlüt Karakaya, bazı çevreler tarafından gündeme getirilen 'MHP'nin AK Parti'ye destek verdiği' yönündeki suçlamaların gerçekle hiçbir ilgisi olmadığını savundu. 7 Haziran seçimlerinden sonra CHP ve HDP'nin yapışık ikizler haline geldiğini öne süren Karakaya, "Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran iradenin eseri olan CHP, nasıl oldu da Türkiye Cumhuriyeti'ni yok etmek isteyen, bölmek isteyen bir terör örgütünün siyasi kanadı olarak bilinen yapıyla ortaklık kurmuştur? Siyaset bilimcilerin belki de bunu araştırmaları gerekebilir." dedi.
MHP Genel Başkan Yardımcısı Mevlüt Karakaya, gündemdeki konulara ilişkin yazılı açıklama yaptı. Bazı çevreler tarafından yine gündeme getirilen MHP'nin AK Parti'ye destek verdiği yönündeki suçlamaların gerçekle hiçbir ilgisi olmadığını belirten Karakaya, "CHP'nin, terör olaylarının araştırılması talebiyle Meclis Araştırma Önergesi'ne HDP'nin destek vermesi, buna mukabil MHP'nin karşı oy kullanması sonucunda yine malum çevrelerden ileri sürülen isnatlar gülünçtür. O malum çevreler yine çuvalladılar, yine meseleyi saptırmayı tercih ettiler. Bu tür suçlamaları yapanlar, varlık sebebi sadece ve ancak Türk milleti olan Milliyetçi Hareket'i ya tanımamakta ya da bunu kasıtlı olarak değişik amaçlarla yapmaktadırlar. Şu kesin ki iyi niyetli değillerdir. Bunu bazen AKP cenahı bazen de CHP cenahı denemektedir. MHP'yi kendisi ile aynı tarafta görmeyen, diğerinin tarafı olmakla suçlar. Oysa MHP sadece Türk milletinin tarafındadır." ifadelerine yer verdi.
CHP'nin araştırılmasını istediği, HDP'nin de destek verdiği konunun amacının işi sulandırmak olduğunun açık olduğunu kaydeden Karakaya, "Terörün kaynağı ve sebebi çok açık iken neyi araştıracaksınız? Türkiye Cumhuriyeti'ni, bütün unsurlarıyla bir bölünmez bütün olan Türk milletini parçalamayı amaç edinmiş ve bunun için silahlı terör eylemlerini değişmez bir yol olarak görmüş ve görmeye devam eden emperyalizmin uşaklığını yapan eli kanlı piyonların niyetini mi soracaksınız? Bu niyeti hala anlayamadınız mı? Bu ülkede Kürt sorunu değil terör sorunu olduğu belli. Yani asıl sorun belli, çare belli, izlenecek yol belli. Genel Başkanımız Devlet Bahçeli'nin dilinden Milliyetçi Hareket Partisi yıllardır haykırıyor; 'Terörle müzakere edilmez, mücadele edilir' diyoruz. Ülkemizin bir bölümünde yaşayan vatandaşlarımızın terör örgütünün inisiyatifine bırakılmaması gerektiğini, devletin gücünü göstermesi gerektiğini söylüyoruz. 'Kandil'e Türk bayrağı dikilmeli' diyoruz. 'İhanetin beli kırılmalı' diyoruz." dedi.
"KANLI TERÖR ÖRGÜTLERİNE KARŞI MÜZAKERE DEĞİL MÜCADELE EDİLMELİ"
"Yıllar sonra ilk kez 'Yetmez ama evet' diyebileceğimiz bir mücadele başlamış iken, CHP ve PKK'nın siyasi temsilcisi ikisi birlikte hareket ederek gündemi saptırmaya çalışıyorlar." diyen Karakaya, açıklamasına şöyle devam etti: "Hemen her gün şehit kanı akarken, analar gözyaşı dökerken, çocuklar yetim kadınlar dul kalırken ve bu ihanet şebekesine anladığı dilden cevap vermek varken neyin şovunu yapıyorsunuz? Araştırma önergesiyle gündemi saptırmaya, işi sulandırmaya ve şer odaklarına zaman kazandırma kimsenin hakkı yoktur. Milliyetçi Hareket, Meclis'teki duruşu ile buna fırsat vermemiştir. Bu yüzden MHP'yi suçluyorlar ama boşuna; Türk milleti gerçekleri çok iyi bilmekte, kimin hangi niyetle ne yapmak istediğini net olarak görmektedir. Bu vesileyle ifade etmek gerekirse; 7 Haziran seçimlerinden sonra bu iki partinin CHP ve HDP'nin yapışık ikizler haline gelmesi çok manidar. Türkiye Cumhuriyeti'ni kuran iradenin eseri olan CHP, nasıl oldu da Türkiye Cumhuriyeti'ni yok etmek isteyen, bölmek isteyen bir terör örgütünün siyasi kanadı olarak bilinen yapıyla ortaklık kurmuştur? Siyaset bilimcilerin belki de bunu araştırmaları gerekebilir."
Bu milletin evlatlarını alçakça katleden ihanet güruhuna karşı başlatılan mücadelenin sonunu kadar devam etmesi gerektiğini vurgulayan Karakaya, "Devleti yönetenlerin mücadele inisiyatifini ön plana çıkarmış olmaları, gecikmiş bir tasarruf olmakla beraber son derece zorunludur. Bu anlayışın kesintiye uğramadan, hiçbir pazarlığa meydan verilmeden ve sonuç alıncaya kadar devam etmesi gerekir. Aksi bir durum, verilecek bir taviz Türkiye Cumhuriyeti'ni derinden yaralar, telafisi mümkün olmayacak yeni hasarlar açar. Milliyetçi Hareket Partisi, kaynağı ne olursa olsun, destekçileri kim olursa olsun ülkemizi, milletimizi bölmeye yeminli kanlı terör örgütlerine karşı müzakere değil mücadele edilmesi gerektiğini hep ifade etmiştir. Bakış açımızda bir değişiklik yoktur, olmayacaktır." diyerek sözlerini tamamladı. CİHAN