Kamu alımlarında şikayet sayısı 252 iken 5 bin 282'ye yükseldi


Kamu İhale Kurumu verilerine göre 2003 yılında mal ve hizmet alımları ile yapım işleri için kamu idareleri tarafından gerçekleştirilen alımların toplam tutarı 5.6 milyar iken, 2012 yılında 94.3 milyara ulaştı.

İhale yapmadan kamu alımı gerçekleştirmek için çok sık kullanılan doğrudan temin yolu 2003 yılında 365 bin 495 adet olup alım tutarlarının toplamı 981 milyon olarak gerçekleşirken, 2012 yılında bu rakam 10.6 milyara yükseldi. 2003 yılında kamu alımları hakkında toplam 252 şikâyet gelirken, 2012 yılında şikâyet sayısı 5 bin 282 oldu.

CHP Genel Başkan Yardımcısı İstanbul Milletvekili Sezgin Tanrıkulu, 2012-2015 yılları arasında gerçekleştirilen tüm kamu alımlarının araştırılarak yolsuzlukların tespit edilmesi ve etkin şekilde engellenmesi için alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi amacıyla Meclis Araştırması istedi.

Tanrıkulu, Türkiye'de yıllardır gündemin ilk sırasında yer alan yolsuzluk ve ona bağlı etken olan yoksulluk konusunda siyasi iktidarların son 30 yıllık süreçte halka verdikleri sayısız söze rağmen somut bir çözüm ortaya koyamadığını dile getirdi. Tanrıkulu, 3 Kasım 2002 yılında iktidara gelen AK Parti hükümetlerinin de seçim meydanlarında ve bildirilerinde yolsuzlukla mücadele edecekleri beyanında bulunmalarına karşın halkı tatmin edici veriler ve sonuçları ortaya çıkartamadıklarını vurguladı.

YOLSUZLUK ALGI ENDEKSİNDE TÜRKİYE 176 ÜLKE ARASINDA 54. SIRADA

Uluslararası Şeffaflık Örgütü'nün 2012 Yolsuzluk Algı Endeksi'nde, Türkiye'nin 176 ülke arasında 49 puanla 54. sırada yer aldığına dikkat çeken Tanrıkulu, şöyle devam etti: "Uluslararası itibar konusunda hassasiyeti bilinen ülkemizin bu sıralamada yeri üzüntü vermektedir. Hesap verilebilir, şeffaf bir yönetim anlayışının AKP Hükümetlerinin 'ileri demokrasi' şiarında yer alıp almadığı da kamuoyunun merak ettiği başka bir husustur. Halka aldığı oy oranında değil de tüm yurttaşlara karşı sorumluluk duygusuna sahip olması gereken siyasal iktidarlar, demokrasinin en önemli bir aktörleridir, bu sorumluluk duygusu halka verilmiş bir lütuf değil aksine bir görev bilincidir. Ülkemizde kamuoyunun verdiği isimle 'Banka hortumlamalarına' karşı mücadele verdiğin söyleyen AKP hükümetleri o hortumculara ne olduğunu ve yeni modern yolsuzluklara karşı ne önlemler aldığını açıklamalıdır. Vatandaşlarımızın kutsal kazançlarından verdikleri vergiler ile tüm Bakanlıklarımızda sayısız ihale yapılmakta ve sonuca bağlamaktadır. İhale kazanan müteahhitlerin zenginleştiği, taşeronların oluştuğu sistemde çalışanların emek ve paralarının görmezden gelindiği de aşikardır. Medyaya yansıyan aynı ihaleyi farklı maliyetlerle yapan firma haberleri artık toplumun üzülerek alıştığı bir gerçekliktir."

2003 YILINDA KAMU İDARELERİ TARAFINDAN YAPILAN ALIMLARIN TUTARI 5,6 MİLYAR İKEN, 2012 YILINDA 94,3 MİLYARA ULAŞTI

Kamu İhale Kurumu verilerine göre, 2003 yılında mal ve hizmet alımları ile yapım işleri için kamu idareleri tarafından gerçekleştirilen alımların toplam tutarının 5.6 milyar iken, 2012 yılında 94.3 milyara ulaştığının altını çizen Tanrıkulu, doğrudan temin yolu 2003 yılı içerisinde yapılan alımlar 365.495 adet olup alım tutarlarının toplamı 981 milyon olarak gerçekleşirken, 2012 yılında bu rakamın 10.6 milyara yükseldiğini söyledi.

'Doğrudan temin' yönteminin ihale yapmadan kamu alımı gerçekleştirmek için çok sık kullanıldığının bilindiğini ifade eden Tanrıkulu, şu bilgileri paylaştı: "2003 yılında kamu alımları hakkında toplam 252 şikâyet gelirken, 2012 yılında şikâyet sayısı 5 bin 282'ye yükselmiştir. Gelişen, refah düzeyi artan bir ülke olmak için tüm Bakanlıkların ve bağlı kuruluşların açtığı, sonuçlanan ya da devam eden ihalelerinde yolsuzluk yapılıp yapılmadığı Türkiye Büyük Millet Meclisi nezdinde araştırılmalı ve vergi veren milyonlarca vatandaşın devlete güveni tekrar sağlanmalıdır. Böylelikle siyasal iktidar halka hesap vermek, şeffaflık gibi asıl sorumluluğunu da tekrar hatırlamış ve uygulamış olacaktır. Devleti zarara uğratan bürokrat, işadamı, siyasi kim olursa olsun siyaset zırhının koruyucuları arkasına saklanmadan adalete ve halkın gerçek temsilcisi Türkiye Büyük Millet Meclisi'ne hesap vermekten zorundadır. Vatandaşların vergileri ile sağlanan gelirlerin büyük kısmı vatandaşa hizmet adı altında sayısız ihale ile sorumsuzca harcanmakta ve devlet zarara uğratılmaktadır. Yolsuzluk adı verilen ve yoksulluğunda en büyük nedeni olan bu olaylar vatandaşın devlete olan güvenini de sarsmaktadır. Tüm bakanlıkların ve bağlı kurum ve kuruluşların yaptıkları ihaleler yolsuzlukla mücadele için araştırılmalı, sorumluları belirlenmelidir."

Tanrıkulu, bu amaçla 2012-2015 yılları arasında gerçekleştirilen tüm kamu alımlarının araştırılarak, yolsuzlukların tespit edilmesi ve etkin şekilde engellenmesi için alınması gereken tedbirlerin belirlenmesi için Meclis Araştırması açılmasını istedi. CİHAN
<< Önceki Haber Kamu alımlarında şikayet sayısı 252 iken 5 bin 282'ye... Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER