Demokrasi manifestosu niteliğindeki iddianamede, soruşturmayı yürüten özel yetkili Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin, darbeci generaller Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya'nın ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmalarını istedi. Özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın yürüttüğü 12 Eylül Darbesi soruşturmasında, iddianame tamamlandı. Soruşturmayı yürüten Kemal Çetin, iddianamede 'şüpheli' olarak yer verdiği darbeyi yapan dönemin Genelkurmay Başkanı Kenan Evren ve Hava Kuvvetleri Komutanı Tahsin Şahinkaya'nın ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını istedi. Özel yetkili Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekili Hüseyin Görüşen iddianamenin 80 sayfa olduğunu belirterek, "Savcılık olarak bizim görüşümüze göre zaman aşımı süresi dolmamıştır. Yine, işkence iddialarıyla ilgili de ayrı soruşturmalar yürütülüyor" dedi. Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi'ne verilen iddianamenin 15 içinde kabul edileceği ya da savcılığa geri gönderileceği ifade edildi. 35. MADDE DARBENİN KILIFI İddianamede, demokraside devletin toplum için olduğu vurgusunun güçlü biçimde yapıldığı, özellikle darbelere yasal zemin olarak gösterilen TSK İç Hizmet Kanunu'nun "Silahlı Kuvvetlerin vazifesi; Türk yurdunu Anayasa ile tayin edilmiş olan Türkiye Cumhuriyeti'ni kollamak ve korumaktır" şeklindeki 35. Maddesi üzerinde durulduğu belirtiliyor. TSK İç Hizmet Kanunu'nun 35. maddesine değinildi. Bu maddenin darbeye meşruiyet kazandırmayacağı vurgulanarak, darbecilerin bu maddeyle kendilerini savundukları ifade edildi. TBMM ve tüm hak ve özgürlükleri ortadan kaldırmak için 35. maddeyi gerekçe göstermenin hukuka aykırılığa kılıf bulma gayreti olduğu belirtildi. DEMOKRASİ MANİFESTOSU Demokrasi manifestosu niteliğinde olduğu belirtilen iddianamede, darbecilerin yaptıklarının suç olduğunu bildikleri de kaydediliyor. Generallerin kendilerini muhtemel bir yargılamadan kurtarmak ve soruşturmaları engellemek için Anayasa'ya geçici 15. maddeyi koydukları, böylece her türlü yasa dışı tasarruflarını yargısal denetim dışına çıkartarak korunaklı hale getirdikleri anlatıldı. Anayasa'nın geçici 15. Maddesi 12 Eylül 2010'daki referandumla kaldırılmış ve darbecilere yargı yolu açılmıştı. KANLI 1 MAYIS OLAYI DEVLET İÇİNDEN Kanlı 1 Mayıs olaylarının da iddianamenin güçlü ayaklarından biri olduğu ifade edildi. 1 Mayıs olaylarının 'Toplumu kaos ve iç çatışmaya sürüklemek, nihai hedef olarak askeri darbeye zemin hazırlamak için, devlet içinde yönetimi ele geçirmek isteyenlerin yönlendirmesi ve kurgulamasıyla çıkarılmış bir provokasyon' olarak anlatıldığı belirtiliyor. Döneme ilişkin merhum Başbakan Bülent Ecevit'in "Bazı çevreler bizi ısrarla ve sistemli olarak sıkıyönetim ilanına zorluyorlardı. Kahramanmaraş olayları CHP'nin kurduğu hükümeti sıkıyönetime zorlamak isteyenlerin tahriklerinin sonucuydu" şeklindeki sözleri de iddianamede yer aldı. KARAKOLA iMZA VERECEKLER Soruşturmayı yürüten Savcı Çetin, hazırladığı iddianamede Evren ve Şahinkaya hakkında adli kontrol istedi. Başsavcıvekili Görüşen, CMK'nın 29'uncu maddesi uyarınca hem Evren hem Şahinkaya hakkında adli kontrol uygulaması talep edildiğini belirterek, kararı mahkemenin vereceğini söyledi. Mahkemenin adli kontrol talebini kabul etmesi halinde, Evren ve Şahinkaya her hafta en yakın karakola giderek imza verecek. Başsavcıvekili Görüşen, darbeyi yapan kişilerden olan, ancak bugün hayatta bulunmayan dönemin Kara Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Nurettin Ersin, Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Nejat Tümer ve Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Sedat Celasun hakkında TCK'nın 64/1. maddesi gereğince ek kovuşturmaya yer olmadığına dair karar verildiğini ifade etti. YeniŞafak