Esrarengiz istihbaratçıdan şok mektup

Savcılara 16 sayfalık bir mektup gönderen eski istihbarat çalışanından dikkat çeken iddialar...

Esrarengiz istihbaratçıdan şok mektup

Bölge ülkelerden birinin istihbaratında 35 yıl çalıştığını ve Abdullah Çatlı ile yakın ilişkilerinin bulunduğunu söyleyen bir kişi hem savcıya hem Taraf'a gönderdiği mektupta Topal, Adalı, Vural, Akyürek cinayetleri ile ilgili elinde ciddi deliller bulunduğunu, ayrıca Çatlı'nın günlüğünün kendisinde olduğunu ve bütün bunları mahkemeye vereceğini açıkladı. Taraf'ın 22 ocak tarihli sayısında "İnfaz edip parayı bölüştüler" haberinde geçen kişinin kendisi olduğunu düşünen biri, e-posta göndererek açıklama yaptı ve önemli bilgiler verdi. Mektubunda, "Haber metninden anladığım kadarıyla bahsedilen ‘mektup' benim tarafımdan Ankara Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Sayın Hakan Yüksel'e gönderilmiş olan mektuptur" diyerek başlayan ve isminin Akram Tabbash olduğunu söyleyen kişi "Ben T.C. vatandaşı değilim, ben T.C. MİT mensubu değilim. Ben bölgemizde yer alan ülkelerden birinin istihbarat teşkilatında 35 yıl süre ile görev yaptıktan sonra emekli olmuş bir kişiyim, ayrıca bölgemizde etkin olan gizli bir grubun da üyesiyim" dedi. Faili meçhul cinayetlerle ilgili belge Düzgün Türkçesi dikkat çeken kişi mektubunda devamla şunları dile getirdi: "Görevim sebebiyle tanıştığım bazı Türk arkadaşlarım olmuştur. Abdullah Çatlı da bu tanıdıklarımdan biriydi. Kendisi ile uzun seneler öncesinden tanışıklığımız vardı, kendisi bana ve mensup olduğum ‘grup'a güveniyordu. Son dönemde öldürüleceğine inanmıştı, bu sebeple benden ve grubumdan koruma talep etmişti. Bu bağlamda bana 19 sayfalık bir mektup yazarak içinde bulunduğu durumu açıkça anlatmıştı, ayrıca kendisine ait günlükten fotokopi yaptırdığı 34 sayfalık bölümü de, hadiselere ışık tutması, olaylar arasındaki bağlantıların daha rahat anlaşılması amacıyla mektubuna eklemişti. Gerek mektubunda yazdıkları gerekse günlüğünden verdiği 34 sayfalık bölüm o dönemdeki pek çok olaya ışık tutmaktadır ve çok önemli bilgiler içermektedir. Sayın Savcı'ya gönderdiğim mektupta Ömer Lütfü Topal, Kutlu Adalı, Metin Vural, Akman Akyürek faili meçhul cinayetleri hakkında bazı bilgi ve belgelere sahip olduğumdan ve yine bir trafik kazasında hayatını kaybeden Cengiz Çelik tarafından doldurulmuş bazı ses kasetlerinin elimde bulunduğundan, bunların incelenmesi sonucu faili meçhuller dosyasında bazı olayların aydınlanabileceğinden bahsettim. Ayrıca bu bilgi ve belgelerin o dönemlere ait bazı gerçekleri gözönüne serebileceğinden bahsettim. Bu konularla ilgili bazı bilgi ve belgelere sahip olduğumdan bahsettim fakat bu bilgi ve belgelerin içeriğinden bahsetmedim." "Kaşif Kozinoğlu cinayete kurban gitti" Savcıya gönderdiği mektupta, Taraf'ın söz konusu haberinde geçen, "Topal'ın öldürülüp rantın Mehmet Ağar, Korkut Eken, Abdullah Çatlı ve İbrahim Şahin arasında paylaşıldığı" şeklinde bilgilerin yer almadığını belirten esrarengiz istihbaratçı şunları söyledi: "Bu kişilerin isimleri mektubumda hiç geçmedi. Mehmet Ağar, Korkut Eken, Abdullah Çatlı ve İbrahim Şahin uygulayıcı konumundaki kişilerdir. Uygulayıcı konumundaki kişilerden gidilerek olayların kökenine inilemez. Olayların kökenine inilmedikçe de adalet yerini bulamaz. Benim sunmayı teklif ettiğim bilgi ve belgeler uygulayıcı konumundaki kişilerden ziyade karar verici konumundaki kişilerle ilgilidir. Onların kimler olduğu ve uygulayıcı konumundaki kişilere ne gibi talimatlar vermiş olduklarıyla ilgilidir." Güvenlik kaygısı taşımadığını ve savcıya gönderdiği mektupta ismini verdiğini ifade eden istihbaratçı, Kaşif Kozinoğlu'nu da tanıdığını söyleyerek, "Merhum Kaşif Kozinoğlu ile aşağı yukarı aynı bölge ile ilgili görev yaptığımız için bir tanışıklığımız vardı. Kendisi bir cinayete kurban gitti, bu durum beni üzmüştür" dedi. Ömer Lütfü Topal cinayetinin kumarhane rantının yanısıra daha başka faktörleri de içerdiğini belirten istihbaratçı, mektubunda şunları söyledi: "Abdullah Çatlı'nın şahsıma hitaben yazmış olduğu mektupta bu konu ile ilgili çarpıcı gerçekler vardır. Ömer Lütfü Topal cinayetini çok yönlü olarak araştırılması gereken bir olay olarak değerlendiriyorum. Zaten bu konu ile ilgili sunacağım belgeler bu değerlendirmemi kanıtlar niteliktedir. Ömer Lütfü Topal'ın bir banka ile ilişkisi ve aynı bankanın o dönemdeki faaliyetleri dikkat çekicidir. Bu faaliyetler, 28 Şubat'ın finansmanı bağlamında incelenmelidir." Savcılara 16 sayfalık mektup Taraf'a mektubu gönderen kişinin, öncesinde savcılara gönderdiği 16 sayfalık mektupta önemli bilgiler aktardığı, savcıların da mektuptaki bilgileri ciddiye aldığı ve yakın zamanda gelip ifade vermesini bekledikleri kişinin beyanlarının soruşturmanın seyrine büyük katkı sağlayacağını değerlendirdikleri öğrenildi. Taraf
<< Önceki Haber Esrarengiz istihbaratçıdan şok mektup Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER