Kocatepe Camii'ndeki askerî törene suikast planlarının hedefinde yer alan Deniz Kuvvetleri Komutanı Eşref Uğur Yiğit ve oldukça kalabalık askeri personelin katılması dikkat çekti. Cenazeye eşiyle gelen Yiğit, cenaze namazının ardından cemaatle birlikte Yarbay Tatar'a hakkını helal etti. Kamuoyunda eski deniz kuvvetleri komutanı İlhami Erdil'in “rütbeleri söktüren” albay olarak anılan Belgütay Varımlı'nın Kocatepe Camii'ndeki törenine ise cenaze yönetmeliğinde tanımlanan askerler dışında katılan kimse olmamıştı. Cenazeye katılımın azlığı ve resmi erkanın ilgisizliği dikkat çekmişti. TSK'nın varlığı, hiyerarşik sıraya uygun olarak tören alanına dizilen çelenkler dışında hissedilmemişti. Oramiral Yiğit ve selefi Metin Ataç'a suikast hazırlığıyla ilgili soruşturma kapsamında cuntanın içinde yer aldığı belirtilen bazı teğmenler cezaevine gönderilmişti. Yarbay Ali Tatar da bu çerçevede tutuklanmış, avukatlarının itirazı üzerine serbest bırakılmıştı. Hakkında yeniden yakalama emri çıkarılan Tatar, evinde ölü bulunmuştu. İstanbul'da önceki gün beylik tabancasıyla intihar eden Deniz Yarbay Ali Tatar'ın cenazesi dün Ankara'da toprağa verildi. Kocatepe Camii'ndeki cenaze törenine Yarbay Tatar'ın eşi Nilüfer, kızı Gökçen, annesi Satı Tatar, kardeşleri ve yakınlarının yanı sıra Deniz Kuvvetleri Komutanı Oramiral Eşref Uğur Yiğit ile Genelkurmay İkinci Başkan Yardımcısı Orgeneral Bilgin Balanlı da katıldı. Öğle namazının ardından Tatar için cenaze namazı kılındı. Tatar'ın cenazesi Karşıyaka Mezarlığı'nda toprağa verildi. Bu arada, Yarbay Ali Tatar'ın eşi Nilüfer Tatar, Kocatepe Camii'ne gelişi ve taziyeleri kabulü sırasında eşinin, onuruyla öldüğünü belirterek, "Hiçbirinde gerçek belge yok. Askeriyeye komplo kuruyorlar." dedi. Tatar'ın halasının oğlu Hasan Açık, olay günü Yarbay Tatar'ın, evine gelen savcı ve polislere, "bunalımda olduğunu, hastaneye gitmek istediğini'' söylediğini, görevlilerin buna izin vermediğini öne sürdü. Yarbay Tatar'ın kız kardeşi Hürriyet Ünver ise, "Kardeşimin madalyalarını kıskandılar." diye konuştu. Yarbay Ali Tatar, Ergenekon soruşturması kapsamında amirallere yönelik suikast planlarıyla ilgili olarak tutuklanmış, ancak itiraz üzerine serbest bırakılan Deniz Yarbay Ali Tatar, önceki gün evinde ölü bulunmuştu. Tatar'ın, savcıların itirazı üzerine hakkında yeniden yakalama emri çıkarılmasına ilişkin tebligatı aldıktan sonra beylik tabancasıyla intihar ettiği açıklanmıştı. Bu arada, Yarbay Tatar'ı tutuklayan mahkemenin CMK'nın 100. maddesi gereği 'kuvvetli suç şüphesinin varlığını gösteren olgular ve yeterli delil mevcut olduğu' gerekçesiyle tutukladığı kaydedildi. Ayrıca, yarbayın intihar etmeden önce tabancasını banyoya sakladığı öğrenildi. İntihar etmeden saatler öncesinde bir mektup yazdığı ve eşine verdikten hemen sonra kendini banyoya kapattığı öne sürüldü. Tatar'ın intihar mektubunda "Suçsuz yere beni cezaevine tekrar gönderecekler. Bunu kabul edemem. Karanlıkların aydınlatılması için kendimi öldüreceğim." dediği öğrenildi. Mektubun soruşturmayı yürüten savcı Süleyman Pehlivan'a ulaştığı belirtildi. Öte yandan askeri savcılığın şüpheli ölümle ilgili soruşturma başlattığı bildirildi.