'İhanet' diye sunulan o mektupla ilgili ilk açıklama

Barış Adaları Enstitüsü, mektup olayıyla ilgili ilk kez açıklama yaptı.

'İhanet' diye sunulan o mektupla ilgili ilk açıklama

Kamuoyuna yanıltıcı bir şekilde ‘ihanet mektubu’ ithamıyla sunulan metni kaleme alan Barış Adaları Enstitüsü, konuyla ilgili ilk kez açıklama yaptı. Enstitü, “Sivil toplumun demokrasi konusunda ortaya koyduğu hassasiyet, Türkiye ve devlet karşıtlığı olarak nitelendirilemez.” ifadelerini kullandı.

Hükümet yanlısı gazetelerde ‘ihanet ve utanç mektubu’ denilerek yayımlanan ancak yalnızca 17 Aralık sonrasında Türkiye’de yaşananları özetleyen mektubu yazan Peace Islands Institute (Barış Adaları Enstitüsü-PII), bir açıklamayla iddialara cevap verdi. “Dünyadaki Türk okullarını kapattırma girişimlerine bahane aranıyor.” sözleriyle başlayan açıklamada, hükümet ve ona bağlı medyanın tüm gücüyle yaptığı kara propagandaya maruz kalan masum vatandaşların kendilerini savunmasının meşru hakları olduğu vurgulandı.


Mektupta, Türkiye ve dünya medyasında yer alan ve birçok uluslararası platformda da gündeme gelen aktüel gelişmelerin ötesinde bir unsur yer almadığını belirten Enstitü, “Demokrasi konusundaki sivil toplumun ortaya koyduğu hassasiyet, Türkiye ve devlet karşıtlığı olarak nitelendirilemez.” ifadelerini kullandı. Açıklamada mektup, ‘Türkiye’nin yüz akı olan Türk okulları ve benzeri kurumların, dünyada zarar görmemesi için yapılan demokratik bir girişim’ olarak nitelendi. Mektubun yazılma maksadının ise, ‘Türkiye’de bir süredir Hizmet Hareketi ve dünyadaki Türk okulları aleyhine yoğun şekilde devam eden karalama kampanyaları karşısında, gerçekleri ifade etmek ve muhtemel soru işaretlerine cevap vermek’ olduğu belirtildi.

Geçtiğimiz hafta New York’ta düzenlediği basın toplantısında Türk okullarının kapatılması yönündeki talimatı savunan Davutoğlu, bu talimata gerekçe olarak okullarla ilgili birtakım kişilerin yabancı muhataplarına yazdıkları ‘ihanet’ mektuplarını göstermişti. Fethullah Gülen Hocaefendi’nin onursal başkanlığını yaptığı PII’ın açıklamasında, “Sayın Davutoğlu herhangi bir vatandaş değil, Türkiye Cumhuriyeti’nin Dışişleri Bakanı sıfatıyla konuştuğu için, haksız suçlamalarına cevaben kamuoyunun doğru bilgiye ulaşmasına yardımcı olmayı bir vazife addediyoruz.” denildi.
<< Önceki Haber 'İhanet' diye sunulan o mektupla ilgili ilk açıklama Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:  
ÖNE ÇIKAN HABERLER