CHP'li Özyürek'ten itiraf gibi cevap

Habur'dan gelen PKK'lıların yargılanmasıyla ilgili CHP'nin İçişleri Bakanı Beşir Atalay hakkında verdiği gensoru görüşmelerine BDP'li Sırrı Sakık'ın sözleri damgası vurdu.

CHP'li Özyürek'ten itiraf gibi cevap

Sakık, 1999 seçimlerinde CHP lideri Deniz Baykal'ın kendilerine ittifak teklif ettiğini ileri sürerken, "Bana 20 militan getirin aday edeyim" dediğini ifade etti. CHP'liler bu şok iddiaya tepki gösterirken Baykal, Sakık'ı yalanladı. Ancak tartışmanın fitilini ateşleyen CHP'li Mustafa Özyürek'in Sakık'a verdiği ve Meclis tutanaklarına geçen cevabı bu iddiayı itiraf eder niteliğinde: "O gün terör örgütüyle beraber değildiniz şimdi terör örgütüyle berabersiniz." İşte 25 Şubat Perşembe günkü Genel Kurul tutanaklarında CHP'yi zor durumda bırakan söz konusu tartışmalara ilişkin sözler: SIRRI SAKIK (Muş) -… Bugünkü gensoruda tartışılıp ve konuşulan konuda, evet, gece ben de vardım. Sayın iki Bakanımız, Sayın Türk ve ben birlikte oturduk. Bu gensoruyla ilgili tartışmaların hiçbirinde bu tartışma geçmedi, bu konuşma geçmedi. Yani bir pazarlık olmadı. ALİ KOÇAL (Zonguldak) - Niye bir araya geldiniz o zaman? SIRRI SAKIK (Devamla) - Bakın, şimdi söyleyeceğim. Biz birçok kez görüşmeler yaptık ama biz öyle terbiye aldık ki, bu ülkenin barışı için birçok şey bizimle mezara gider ama şunu açıkça söyleyeyim… (CHP sıralarından gürültüler) MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - Her şey de mezara gidiyor be kardeşim! Dünyadayken öğrenelim şunları ya! Başbakan mezara götürür, Genelkurmay Başkanı mezara götürür, açıklayın şunu ya! Millet bir öğrensin şunu. SIRRI SAKIK (Devamla) - Şimdi söyleyeyim size, şimdi söyleyeyim… MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - Her şey mezarda mı kalacak? SIRRI SAKIK (Devamla) - Sayın vekiller, yıl 1999, genel seçimlere gidiyoruz. Cumhuriyet Halk Partisi barajın altında. Sayın Genel Başkanınız bize elçi gönderdi, Genel Başkan Yardımcısını ve birkaç kişiyi… (AK PARTİ sıralarından alkışlar) MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - Yalan! Yalan! Yalan olduğunu biliyorum. SIRRI SAKIK (Devamla) - Bakın, bize elçi gönderdi. Barajın altında… MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - Uydurmayın! Uydurmayın! SIRRI SAKIK (Devamla) - Sizinle ittifak yapmaya hazırız. Bırakın… (AK PARTİ sıralarından alkışlar) ÖZYÜREK KAZDIĞI KUYUYA DÜŞÜYOR MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - Hayır! Hiçbir zaman öyle bir şey olmadı. SIRRI SAKIK (Devamla) - Tanık söyleyeceğim, söyleyeceğim… Söyleyeceğim… CANAN ARITMAN (İzmir) - Yalan söylüyorsun! SIRRI SAKIK (Devamla) - Ben, Sayın Türk ve sizden bir heyet geldiler, oturduk, konuştuk. Ben Sayın Türk'ü, Sayın Sakık'ı, Sayın Yurttaş'ı, Sayın Murat Bozdağ'ı kaldıramam ama "Bana yirmi tane militan gönderin, onları aday edeyim." dedi. Biz de elimizin tersiyle… (AK PARTİ sıralarından alkışlar, CHP sıralarından gürültüler) Bakın, elimizin tersiyle… MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - Ayıp, ayıp be! Ayıp! SIRRI SAKIK (Devamla) - Canlı tanığımız var, canlı tanığımız var. MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - Ayıp, ayıp! SIRRI SAKIK (Devamla) - Yeri ve zamanı gelince bunları söylersiniz. Şimdi, biz o gün ne isek bugün de oyuz. Biz o gün de Kürt halkının ön bahçesiydik, bugün de Kürt halkının ön bahçesiyiz. CANAN ARITMAN (İzmir) - Yok böyle bir şey. MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - O gün terör örgütüyle beraber değildiniz şimdi terör örgütüyle berabersiniz. SIRRI SAKIK (Devamla) - Türkiye demokrasi güçlerinin ön bahçesiyiz. O gün bizimle ittifak kurmaya hazır olanlar bugün bize tepeden bakıp bizim üzerimizden siyaset yapmaya müsaade etmeyiz. CANAN ARITMAN (İzmir) - Yok böyle bir şey, yok böyle bir şey. Ayıp, ayıp. MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - Sıkışınca… AHMET YENİ (Samsun) - Vay be. SIRRI SAKIK (Devamla) - Bunu böyle bilmelisiniz yani onun için toplumu çıkıp farklı şekilde yönlendirmeye hakkınız yok, gidin Genel Başkanınızdan sorun... SIRRI SAKIK (Devamla) - …kimi bize göndermişse o daha çok iyi biliyor. (CHP sıralarından gürültüler) AHMET YENİ (Samsun) - Her şey ortaya çıktı. SIRRI SAKIK (Devamla) - Bakın, kimi günahlar vardır üstü örtülür, kimi günahlar vardır kabir defterine yazılır. Sizlerin Kürt halkına ve Kürt temsilcilerine karşı günahlarınız kabir defterine yazılacak. CANAN ARITMAN (İzmir) - Ayıp ya! SIRRI SAKIK (Devamla) - Bunu böyle bilmelisiniz yani onun için toplumu çıkıp farklı şekilde yönlendirmeye hakkınız yok, gidin Genel Başkanınızdan sorun... AHMET YENİ (Samsun) - Söyleyecek bir şey kalmadı, ne söyleyeceksiniz daha? MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - Sayın Başkan, Sayın Sırrı Sakık gerçek dışı beyanda bulunarak Cumhuriyet Halk Partisini suçlamıştır. Olayları yaşamış birisi olarak ben de bu yanlışı, bu yalanı düzeltmek istiyorum. MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - Sayın Başkan, çifte standart uygulamayın lütfen. Sayın Sırrı Sakık "Kim sataştı, ben bildiklerimi anlatacağım." dedi. Çıktı, burada, hiç alakası yok, Habur'u anlatmadı, 99'u anlattı ama 99'u saptırarak anlattı. Ben düzeltme yapmak istiyorum. MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Tutanaklara geçmiştir Sayın Başkan. BAŞKAN - Sayın Özyürek, buyurun, iki dakika veriyorum süre, yeni bir sataşmaya mahal vermeden. (CHP sıralarından alkışlar) MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - Sayın Başkan, saygıdeğer milletvekilleri; bir güzel söz var, "Bozacının şahidi şıracı." derler. (CHP sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar) SIRRI SAKIK (Muş) - Senin genel başkan yardımcındır benimle görüşen. MUSTAFA ÖZYÜREK (Devamla) - Şimdi, Sayın Sakık AKP'ye yaranmak için olayları saptırıyor, çarpıtıyor. AYHAN YILMAZ (Ordu) - Gerçeği söylüyor, gerçeği. MUSTAFA ÖZYÜREK (Devamla) - Bir de, değerli arkadaşlarım, biz Cumhuriyet Halk Partililer, Deniz Baykal daha HEP'le SHP'nin iş birliğine de karşı çıkmıştı, 99'da böyle bir ittifaktan bahsedilmesi söz konusu değildir. (AK PARTİ sıralarından gürültüler) BAŞKAN - Sayın milletvekilleri… MUSTAFA ÖZYÜREK (Devamla) - O dönemde de Deniz Baykal'ın yakınında olan birisi olarak söylüyorum ki bunlar yaşanmamıştır. MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Deniz Baykal'la görüşmesini söylüyor ama… MUSTAFA ÖZYÜREK (Devamla) - Habur'un sıkıntısı, PKK'lıları özel elbiseleriyle, özel bayraklarıyla ve mobil mahkemelerde hemen salıvermenin sıkıntısıyla burada 99'a gidilmektedir, yalan yanlış beyanlarda bulunulmaktadır. Cumhuriyet Halk Partisi hiçbir zaman terör örgütünü kınamayanlarla iş birliği yapmamıştır ve yapmayacaktır değerli arkadaşlarım. (CHP sıralarından alkışlar) MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - Sayın Baykal teklif etmiş "Ama orada biz beraberdik." diyor. Sen orada yoksun. MUSTAFA ÖZYÜREK (Devamla) - Onun için, herkes yerini, konumunu iyi tayin etsin. Biz Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu… (AK PARTİ sıralarından gürültüler) AHMET YENİ (Samsun) - Geçti geçti o işler… MUSTAFA ÖZYÜREK (Devamla) - …Misakı Milli sınırları içinde herkesin özgürce yaşamasını isteyen ama terörü kesinlikle lanetleyen bir partiyiz. Teröre bulaşan hiç kimseyle de iş birliği yapmamız söz konusu değildir. Terör örgütünü kınamayanlarla gece yarısı Atatürk Orman Çiftliğinde gizli gizli görüşme yapanlardan hesap sorduğumuz için şimdi herkes bunalmış, yalan yanlış beyanlarda bulunuyorlar. Böyle bir görüşme olmamıştır… MUSTAFA ELİTAŞ (Kayseri) - "Sayın Baykal'la ben görüştüm, muhatap benim" diyor. Görüşmesi yalan mı diyorsunuz? MUSTAFA ÖZYÜREK (Devamla) - Ben bu doğruyu, bu yanlışı tarih kültürümle ifade etmek istiyorum hepinize saygılar sunuyorum. (CHP sıralarından alkışlar) SIRRI SAKIK (Muş) - Sayın Başkan, ben de konuşacağım. SIRRI SAKIK (Muş) - Ben yalan yanlış beyanda bulunmadım, açıklamak istiyorum. Kimler geldi… (CHP sıralarından sıra kapaklarına vurmalar) BAŞKAN - Sayın milletvekilleri, lütfen… SIRRI SAKIK (Muş) - Kamuoyunu yanlış bilgilendirdi. Ben kimlerle görüştüğümüzü kendisine anlatacağım. SAKIK (Muş) - Sayın milletvekilleri, şunu herkes çok iyi bilsin. Şu grup ve ben, hiç kimseye yaranmak gibi bir derdimiz yok. (BDP sıralarından alkışlar) Biz zorun, zulmün önünde boyun eğersek namerdiz. Hiç kimseye yaranmak gibi bir derdimiz yok. O en sert eleştirilerimiz iktidar partisine olmuştur ama Kürtler üzerinden çatışarak, siyasi manevra yaparak doğru değil dedim. MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - Kürtlerin temsilcisi sen misin? Kürt milleti sana temsilcilik mi verdi? SIRRI SAKIK (Devamla) - Onun için 1999 yılında sizin Genel Başkan Yardımcınız ve yanında bir heyetle, Willy Brandt, 1/1'de Sayın Baykal'ın temsilcisi olarak geldiler, oturdular ve biz, biz elimizin… CANAN ARITMAN (İzmir) - Yalan söylüyorsun! SIRRI SAKIK (Devamla) - Beni daha çok konuşturtmayın. ALİ KOÇAL (Zonguldak) - Konuş ya, konuş! SIRRI SAKIK (Devamla) - Yine 1999'a giderim. 1999'da Eşref Erdem'in evinde ve 1900… Yine… MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - Senin dediğin parti adına değildir, Baykal adına değildir. SIRRI SAKIK (Devamla) - Şimdi, bakın, ben… Şimdi, 1999 ve 1990'ı da var. Onun için biz birçok görüşmeyi biliriz. Yeri ve zamanı gelince ona sığınırsınız, yeri zamanı gelince "efendim, kınamadılar." Günaydın! MUSTAFA ÖZYÜREK (İstanbul) - Sayın Baykal'la konuştunuz mu? Biz o gün de çocuklarımızla ilgili bir tek sözcük ağzımızdan duydunuz mu? Hayır. En zor koşullarda yargılanırken bile çocuklarınıza, kardeşlerinize sahip çıktık, onları hiçbir gün rencide etmedik. Onun için, biz zor süreçlerden geliyoruz. Kimin, hangi terör örgütüyle ilişkisi olduğu belli. Sizin yeriniz neresi? Silivri. Neresi? Erzincan. Neresi? Erzurum. (AK Parti sıralarından "Bravo" sesleri, alkışlar; CHP sıralarından gürültüler) Onun için bize dönüp bir şey… CİHAN
<< Önceki Haber CHP'li Özyürek'ten itiraf gibi cevap Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER