Erteleme hastalığı nedir ve nasıl aşılır?

Samanyoluhaber.com yazarı Akademisyen Esra Büyükcombak bu haftaki yazısında 'Erteleme hastalığını' yazdı

SHABER3.COM

ESRA BÜYÜKCOMBAK
Akademisyen (Genetik ve Biyoloji Mühendisliği)


Bir gün daha bitti ve daha önce oluşturduğunuz yapılacaklar listesinde hala yapmadıklarınız olduğunu fark ettiniz. Belki spor salonuna gitmeyi erteliyorsunuz, belki de yeni aldığınız kararları öteliyorsunuz veya sınava çalışmak için yine son geceye kaldınız. Bu durum ertesi gün de tekrar edince kendi kendinize öfkelenmeye başlıyorsunuz ve moraliniz bozuluyor. Eğer bu cümlelere evet tam da böyle oluyor diyorsanız, yalnız değilsiniz! Aslında çoğu kişi ertelemelerin yaşam kalitelerini etkilemediğini düşünür. Ancak kendinizi sürekli ertelerken buluyorsanız ve sonra bundan pişmanlık duyuyorsanız, olumsuz bir kısır döngüye girmişsiniz demektir. 

Erteleme Hastalığı Nedir?

Çoğumuzun ara sıra yapılması gereken işleri ertelediği veya o iş yerine başka şeylerle meşgul olduğu zaman dilimleri vardır. Bu durum kronikleşiyorsa yani sürekli oluyorsa bu defa “erteleme hastalığı” olarak tanımlanır. Erteleme ve başa çıkma üzerine 2014 yılında yapılan bir araştırmaya göre, dünya çapındaki yetişkinlerin yüzde 20-25'i kronik erteleme hastalığı sahibidir. Bu hastalığın temeli depresyon, kaygı, düşük özgüven, DEHB ve kötü çalışma alışkanlıklarıyla bağlantılı olabilir. Bu durumda yüksek düzeyde kaygı ve zayıf dürtü kontrolü önemli etkendir. Hatta fiziksel hastalıklarla bile bağlantılı olabilir. Kanıtlar, önemli görevleri ertelemenin strese yol açtığını ve bu ek stresin vücut üzerinde hastalığa karşı savunmasızlığımızı artıran olumsuz psikofizyolojik etkilere katkıda bulunduğunu göstermektedir. Kronik erteleme baş ağrısı, sindirim sorunları, soğuk algınlığı, grip ve uykusuzluk gibi stresle ilişkili bir dizi sağlık sorunuyla ilişkilidir. 



Eyvah Hasta mıyım?

Evde, okulda ya da işyerinde yapmanız gerekenleri ertelediğinizde kendinize çok kızıyorsunuz ve bu durumun hastalıkla ilişkili olabileceğini öğreniyorsunuz. Birden tamam nedeni buymuş diyorsunuz. Peki gerçekten hastalık boyutunda mı yoksa, bu davranışınızın başka nedenleri mi var? 

Neden Erteleriz?

• Yeteneklerinize ve başarabileceğinize inanmamak, kendinize güvenmemek bir göreve başlama veya onu tamamlama olasılığınızı azaltır. Öz yeterliliğinizi bilmek bu yüzden çok önemlidir.

• Korku veya kaygıdan dolayı erteleyebilirsiniz. Örneğin, tanı konmasından korktuğunuz için gerekli tıbbi testleri erteleyebilirsiniz. Bir görevle ilgili ne kadar çok kaygı yaşarsak, onu daha sonraya erteleme olasılığımız da o kadar artar.

• Sosyal kaygı da ertelemeyi istemenizde rol oynayabilir. Yargılanma veya utanma korkusu, toplantıları planlamayı veya projeleri tamamlamayı ertelemenize neden olabilir.

• Mükemmel olma isteği de ertelemede rol oynayabilir. İnsanlar iyi performans göstermeyeceklerine veya tamamen başarısız olacaklarına inandıkları görevleri erteleyebilirler. 

• Sıkılmak da başka bir neden olarak karşımıza çıkar. Bir aktiviteyi sıkıcı veya nahoş olarak algılarsanız, onu daha sonraya erteleme olasılığınız çok daha yüksektir. 

• Ayrıca çevrenizdeki dikkat dağıtıcı şeyler elinizdeki göreve odaklanmanızı engelleyebilir. Bir faaliyetin yapılamamasının temel nedeni olarak sosyal medyanın cazibesini hatırlatabiliriz.

• Enerjinizin düşük olması ve kendinizi motive etmekte zorluk çekmeniz de depresyonun ve ertelemenin iki yaygın belirtisidir. Yani aslında fark etmeseniz bile depresyonun neticesi erteleme olabilir.


Ertelemeyi Aşmak Mümkün mü?

Araştırmalar gençlerin yaşlılara göre daha fazla erteleme eğiliminde olduğunu gösteriyor. Aslında pek çok insan olgunlaştıkça ertelemeyi aşıyor gibi görünüyor. Bu düşüşün kişilik gelişimi, zaman algısındaki değişiklikler ve artan başa çıkma becerileriyle bağlantılı olabilir.
İşte ertelemeyle başa çıkmanıza yardımcı olacak birkaç ipucu...

1. Her Ne Olursa Olsun, Sadece Başlayın

Ertelemeyi yenmenin en emin yolu, korktuğunuz şeyi yapmaya başlamaktır. Bunu söylemek yapmaktan daha kolay olsa da, görevin üstesinden gelmeye başlamak için zihninizi odaklamak mümkündür. Örneğin 15 dakika da olsa kısa bir süreliğine çalışmaya karar verebilirsiniz. Süre dolduğunda devam etmek isteyip istemediğinizi yeniden değerlendirebilirsiniz. Kendinizi bu ilk hedefe ulaşmak için bir zamanlayıcı bile ayarlayabilirsiniz.

2. Görevi küçülterek yönetilebilir parçalara ayırın

Bir işi "çok fazla" gibi göründüğü için erteliyorsanız bir plan yapın. Aktiviteyi daha küçük, daha sindirilebilir parçalara bölerek başlayın. Zihniniz, görevlerin halledilebilecek kadar küçük olduğunu fark edince rahatlayacaktır.

3. Daha Düzenli Olun

İnsanlar bazen belirli bir zaman diliminde çok şeyi başarabileceklerini sandıkları için ertelerler. Bu gibi durumlarda organizasyonel stratejiler yardımcı olabilir. Örneğin zaman yönetimi erteleme davranışlarını sınırlayabilir. Görevlerinizi listelemek, önceliklendirmek ve son teslim tarihlerini planlamak bir başlangıç olabilir. Çalışma alanları belirlemek, bilgisayarınızdaki uygulamaları kapatmak, telefonunuzu başka bir odaya koymak da odaklanmanıza yardımcı olabilir.



4. Motivasyonunuzu Artırın

Çoğu zaman duygularımızın ve olumsuz düşüncelerimizin yapmamız gereken şeyleri başarmamıza engel olmasına izin veririz. Değeri olmadığını tespit ettiğimiz görevlerden kaçınma eğilimindeyiz. Kendinizi küçük yollarla ödüllendirmek bile erteleme sorununu çözmenize yardımcı olabilir.

Erteleme alışkanlığıyla başa çıkmak zor olabilir, ancak kendinizi geliştirmeye ve daha etkili bir şekilde görevleri yerine getirmeye başladığınızda, hayatınızda olumlu değişiklikler görmeye başlarsınız. Kendinize karşı nazik olmanız ve her günün yeni bir fırsat olduğunu unutmadan harekete geçmeniz, hayatı doğru yerden yakalamanız demektir.

[email protected]                       X: @esrabc
<< Önceki Haber Erteleme hastalığı nedir ve nasıl aşılır? Sonraki Haber >>
ÖNE ÇIKAN HABERLER