Elveda Ramazan

"Ramazan bize gelirken bir demet hediye ile geldi. İftar, sahur, teravih, oruç, mukabele derken bin aya bedel ve bir ömür kazandıran Kadir Gecesi ve derken de bayramla geldi. Ve işte şimdi bayramla bırakıp gidiyor bizi.. Bilmem biz de onu memnun edebildik mi? Sevinerek mi yoksa buruk mu ayrılıyor bizden?"

SHABER3.COM

Bahattin Karataş | samanyoluhaber.com


İyi alışmıştık, çabuk ısındık. Ama çabuk da kaybettik. Gurbetimizde vefalı bir dost, yalnızlığımızda iyi bir arkadaştı ramazan..
Koronaya rağmen hepimizi evimizde ziyaret etti. Genç ihtiyar, çoluk çocuk herkesle tanıştı.
Fakir zengin demedi hepimizin sofrasına oturdu, misafirimiz oldu. Hiç ayırım yapmadı.
Hatta çöplerden topladıklarıyla iftar edenlerin de sofralarına oturdu. Hatta belki cezaevlerinde iftarlık verilmeyen işkence altında niyetlenenler de oldu. Onlarla da beraber oturdu. Ramazan görünmeden onlara da gitti onları da ziyaret etti.
Çok vefalı ve sadık bir dosttu ramazan..
Uzun zamandır bu kadar uzunca ziyaret etmemişti kimse bizi.
Kuran ayıydı ramazan.. bu ayda göklerin yümn ve bereketi inmişti yerlere..
Ramazan bize gelirken bir demet hediye ile geldi. İftar, sahur, teravih, oruç, mukabele derken bin aya bedel ve bir ömür kazandıran Kadir Gecesi ve derken de bayramla geldi. Ve işte şimdi bayramla bırakıp gidiyor bizi..
Bilmem biz de onu memnun edebildik mi? Sevinerek mi yoksa buruk mu ayrılıyor bizden?
Üstad harbi umumiyi gören genç de olsa ihtiyardır demişti. Biz de şu ceberut tiran cevr u cefasını ve devranını gören ihtiyardır diyoruz.
Niyazi Mısri'nin dediği gibi,
Dünya gamından geçip yokluğa kanat açıp,
Şevk ile herdem uçup, çağırırım dost dost..
diye mırıldanıyorduk ki Ramazan geldi.. Gurbetteydik gariptik.
Üstadımızın da dediği gibi,
Garibem, bîkesem, zaifem, natûvanem, el-amân gûyem
Afv cûyem, meded hâhem zıdergâhet ilâhi..
Derken ramazan gelmişti.İşte bundan dolayı çok sevinmiş, kendimizden geçmiştik. Lahutileştik, oruçlaştık, ramazanlaştık. Mukabelelerle Kuranileştik..İlk defa belki Kuran'la bu kadar yakından tanışmıştık.
Evimize duvarlarımıza kadar sinmişti adeta..
Dilini bilmediğimiz evimizin üst köşesine astığımız Kur'anımızla.
Dilini bilmiyorduk..Kur'an bir vadide, onlar bir vadide idik Kur'anımızla.. Ama Kur'an cömertti..Bize sinesini açtı, adeta doyurdu bizi..Şifa bulduk, huzur bulduk onunla..Gecemiz gündüzümüz aydınlandı..Gözümüz gönlümüz doydu..
Muhammed İkbal'in babası ona oğlum Kur'an oku demiş. Baba okuyorum. Oğlum Kur'an oku demiş, baba sen de biliyorsun günde iki cüz okuyorum..Oğlum Kur'an sana nazil olmuşçasına oku demek istiyorum demiş.
Bazı arkadaşlarımız Kur'anı böyle okudular zannederim bu sene..
Buraya gelesiye kadar çok şeylere cebren veda edip gelmiştik. Çocukluğumuza, gençliğimize, elveda demiştik..Annemize babamıza..Kimimiz malımıza kimimiz mülkümüze.. Elveda demiştik vatanımıza, yurdumuza..
Onun için vedalara buruğuz ey Ramazan!..Bayram gelse de buruğuz..Çünkü biz bayramları ve bayramlaşma sevincini unuttuk..Çünkü biz sevilmeyi unuttuk, biz sevinmeyi unuttuk..
Şimdi sen giderken ben kiminle sabahlayalım? Sahur yok artık! Kiminle ne ile hangi şeyin heyecanı ile akşamı bekleyeyim? İftar yok, akşamın heyecanı da yok artık..
Binlerce arkadaşımız, kızımız, bacımız işkenceler altında inim inim inliyor. Demir parmaklıklar ardında gençlerimizin ömürleri törpüleniyor.. Bebeklerimiz çürümekte..
Kiminle bayramlaşacak çocuklarımız?
Ne öpülecek elimiz kaldı, ne öpecek çocuğumuz!.
Ne çalınacak kapımız kaldı! Ne kapıda karşılayacak dedemiz!
Vicdanlar taş kesildi, diller sustu yer gök lâl,
Hocamız Muhammed İkbal "öbür tarafa çağırsalar ne getirdin İkbal deseler..Trablusgarp'ta şehid düşmüş askerin bir bardak kanını getirdim" demişti. Hocam da eğer ben çağrılırsam bana ne getirdin sorsalar, ben de günahlarına ağlayan tövbekarın bir bardak gözyaşını getirdim derim diyor. Şimdi olsa min gayri had belki de şu anda işkencelerde inim inim inleyenlerimizin bir kaset iniltilerini getirdik derlerdi..

Ya Rabbi! Dualarımızı kabul buyur..Kur'anı bizden hoşnut eyle. Bize şefaatçi yap. Dertlerimize şifa, problemlerimize çözüm yap!
Ramazan'ın bizi terk edip elveda ettiği şu günlerde bayramın ufkumuzda tüllenen şu şafağında, zorda darda ve sıkıntıda olanlarımızı kurtar.. Arkadaşlarımıza fetih ferec ver..Dünyada zulüm gören ve işkence altında ezilen tüm müslümanları kurtar. Arakan'da diri diri yakılanları kurtar. Hindistan'da ve Çin'deki Müslümanlara fetih ferec ve mahreçler ver.. Ya Rab kurtar.


ÖNE ÇIKAN HABERLER