Çatışmalar yeniden başladı

Çin güvenlik güçleriyle Uygurlar arasında başkent Urumçi'de patlak veren çatışmalarda, 156 kişi hayatını kaybetti. Uygur Özerk Bölgesi'nin başkenti Urumçi'de bugün de şiddet olayları devam ediyor. Çinliler Urumçi'de Uygurların iş yerlerine saldırıyor.

Çatışmalar yeniden başladı

URUMÇİ'DEKİ OLAYLARA TEPKİ YAĞIYOR

Türkiye'de bilinen adıyla Doğu Türkistan Çin'deki adıyla Sincan bölgesindeki protesto gösterileri Uygur Türkleri için drama dönüştü. Çin polisinin sert müdahalesi nedeniyle resmî rakamlara göre en az 156 kişi ölürkz kaynaklara göre ise ölü ve yaralı sayısı çok daha fazla. Çin'in kuzeybatısındaki Sincan Uygur Özerk Bölgesi'nin merkezi Urumçi'de yüzlerce kişi bu sabah yeni protestolar için sokağa döküldü. Polisle göstericiler arasında çatışmalar çıktığı bildirildi. Çoğunluğu kadın olan protestocuların önceki gün meydana gelen olaylardan dolayı yakınlarının keyfi olarak gözaltına alınmasına tepki gösterdiği belirtildi. Göstericilerin sloganlar attıkları, yumruklarını havaya kaldırdıkları ve Pazar gününden bu yana gözaltına alınanların serbest bırakılmalarını istedikleri kaydedildi. Bazı göstericilerin ayakkabılarını fırlattıkları ve kendilerine karşı tazyikli su kullanma tehdidinde bulunan polise direndikleri öğrenildi. Gösteriye katılan Uygur Türkleri, barışçı bir protesto eyleminin devletin yürüttüğü bir şiddet eylemine dönüştüğünü savundu. Urumçi'de iki gün boyunca güvenlik güçleriyle Uygur göstericiler arasındaki çatışmalar sonucu Çin devlet medyasına göre en az 156 kişi ölmüş, 1080 kişi de yaralanmıştı. Ölen ve yaralananlardan kaçının gösterici, kaçının olaylar sırasında orada bulunan ya da göstericilerce hedef alınmış kişiler olduğu bilinmiyor. Çin yetkilileri, Sincan'ın en büyük ikinci kenti Kaşgar'a da yayılan gösteriler sonrası 1400'den fazla kişinin de gözaltına alındığını duyurdu. Ülkedeki resmi haber ajansı Şinhua, olayların nedeni olarak gösterilen ve 26 Haziran'da Guangdong eyaletindeki bir oyuncak fabrikasında meydana gelen kavgaya karıştıkları iddia edilen 15 kişinin tutuklandığını aktardı. Şinhua, tutuklananların çoğunun Guangdonglu olduğunu ve 400'den fazla polisin diğer şüphelileri aradığını beyan etti. ÖLEN VE TUTUKLANANLARLA İLGİLİ AYRINTI VERİLMİYOR Çin kaynakları, olayların 25 Haziran'da bir fabrikada çıkan kavgada 2 Uygur'un öldürülmesi üzerine çıktığını belirtirken, değişik kaynaklar söz konusu olaylarda ölümlerin çok daha fazla olduğunu bildiriyor. Şinhua'nın haberinde, olaylarda ölen ve tutuklananların etnik kimlikleriyle ilgili ayrıntılara yer verilmedi. Reuters Ajansı'nın yerel gözlemcilere dayandırarak verdiği haberinde ise, polisin Uygurlar'ın yaşadığı yerlerde ayrım gözetmeden şiddet uyguladığı bildirildi. Polisin, Uygurlar'ın evlerine de girdiği belirtilen haberde, özellikle gençlerin tutuklandığı ifade edildi. AP Ajansı'nın haberinde de, adı açıklanmayan bir Uygur'un dile getirdikleri, ''Han Çinliler'i hep eşit olduğumuzu, büyük bir ailenin üyeleri olduğumuzu söylerler ama her zaman ayrımcılık yaparlar'' biçiminde özetlenirken, bir Çinli'nin ''Bunların tek nedeni suçlulardır, sahip olduklarıyla asla mutlu olamıyorlar'' ifadelerini kullandığı kaydedildi. Çin yönetimi, Uygurlar'ın bölgeye yollar, okullar, hastaneler ve petrol kuyuları açılmasından dolayı minnettar olmaları gerektiğini sıklıkla dile getiriyor. RABİA KADER: ÇİN YAKINLARIMA İŞKENCE YAPABİLİR Uygur Amerikan Derneği Başkanı Rabia Kader, Çin yönetiminin Sincan Uygur Özerk Bölgesi'ndeki etnik çatışmalardan kendisinin sorumlu olduğu yönündeki suçlamalarını reddetti. Halen ABD'nin Virginia eyaleti Fairfax kentinde yaşayan Rabia Kader, Çin yönetiminin, bölgede meydana gelen ve resmi açıklamalara göre 156 kişinin yaşamını yitirdiği olayları kendisinin kışkırttığı yönündeki suçlamaların doğru olmadığını belirterek, kendisinin yalnızca Çin'deki ailesini protesto hareketlerinden önce uyardığını söyledi. Protesto eylemlerinin yapılacağını internetteki Uygur ve Çin sitelerinden öğrendiğini belirten Kader, ailesinden birinin bu olaylar içinde yakalanması durumunda işkence göreceğinden endişe ettiğini bildirdi. Çin'de işkadını olarak büyük başarı gösteren ve ülkede ''azınlıklar arasından çıkmış başarılı bir kadın'' olarak tanıtılan Kader, bir dönem bu ülkenin en zengin 10 kişisi arasında bulunuyordu. Uygurlar'ın politik temsilcisi olarak 1993-1997 yılları arasında Çin yönetimine yakın konumda bulunan Kader, ABD'de yaşayan eşine bir gazete göndermesi nedeniyle ''ulusal güvenliği tehlikeye atttığı'' suçlamasıyla 1999 yılı ağustos ayında gözaltına alındı ve 2000 yılı mart ayında da 8 yıl hapis cezasına çarptırıldı. Kader, 2005 yılının mart ayında dönemin ABD Dışişleri Bakanı Condoleezza Rice'ın Pekin ziyareti öncesinde serbest bırakıldıktan sonra ABD'ye yerleşti. CİHAN - AA
<< Önceki Haber Çatışmalar yeniden başladı Sonraki Haber >>

Haber Etiketleri:
ÖNE ÇIKAN HABERLER